DOLAR 32,8908 0.04%
EURO 35,1723 -0.34%
ALTIN 2.426,80-1,01
BITCOIN %
İstanbul
27°

AZ BULUTLU

KALAN SÜRE

Erik mevsimi ve Hanımeli Balık – Karaburun

Erik mevsimi ve Hanımeli Balık – Karaburun

ABONE OL
13 Haziran 2024 00:58
Erik mevsimi ve Hanımeli Balık – Karaburun
3

BEĞENDİM

ABONE OL

Aziz Hatman

Uğruna dişlerimi kırdığım, karnımı ağrıttığım can eriği bitti bitiyor. Yumuşadı ve tatlılaştı erikler, Papaz’ın mevsimindeyiz. Onun bile son demleri. Gelecek yıla çıkarsak yeniden tuza bana bana yiyeceğiz, ekşi ekşi. Evet, gelecek yıla çıkmak için yeterince güçlü bir istek yaratıyor bende can eriği, ölümsüzlüğün kaynağı olabilecek bir özlem bu benim için her yıl kapıldığım…

En güzel yemeklerin sonuna biran önce varmak istiyorum. Meyve tabağı gelecek, ben ilave can erik tabağı ısmarlayacağım, kendime tabi. Ama yetmeyecek o da bana… Herkesin gözü karpuzda, kirazda olacak; bense kurtarabildiğim tüm erikleri kurtaracağım kayık tabaktan; evet muhtemelen çok azı zayi olacak!

Hayattaki nadir hırslarımdan biriyle yüzleşiyorum, can eriği tutkusu var bende.

Ama çok beklemeyeceğim. Yaz biterken bu kez Anadolu’nun tatlı buruk erikleri gelecek: Üryani eriği… Yanına domatesli pilav ile! Ezginin Günlüğü sayesinde ezberlediğim Can Yücel dizelerini, ben hayatta en çok babamı sevdim, diyerek andığı Hasan Âli Yücel’e yazdığı o dizeleri, ben her Ağustos olduğu gibi kendi babama okuyacağım: Dargın mıyız?

DARGIN MIYIZ

Bu sabah uyanırken tam
Karşıma çıktın
Bu sabah uyanırken tam
Kara karaydı gözlerinin akları
Kara karaydı gözlerin

Dargın mıyız, dargın mıyız, dargın mıyız yoksa, dargın mıyız?
Bu sabah uyanırken tam

Sana üryani eriği hoşafı yaptım
Yanına domatesli pilav yemedin

Durdun öyle karşımda mahzun
Bana çok uzaklardan baktın
Her bahar erguvanlar içinde yaşardık
Bu bahar erguvan görmedim desem yeri

Üryani Eriği

Benim için can eriğini nerede yediğimizin bir önemi yok. Tuza banabileyim yeter.

Üryani eriği hoşafını kötü yapanı da görmedim. Yanında domatesli pilav ne kadar kötü olabilir. Sonuçta, insanın babasını anması için hatıralar yeter…

Erik mevsimini artık oğlumla birlikte kutluyoruz. O da eminim beni anacak ileride, her Mayıs ve Haziran’da…

Hanımeli Balık – Karaburun, bir ek

Bu hafta onu -oğlumu- havaalanından almaya gitmiştim, Cuma akşamı. Vaktim boldu. Daha önce yazdığım İstanbul Hvaalanı’na yakın Hanımeli Balık’a attım kendimi.

Hava mis gibi, serin, havadar, denizin sesi var… Tek başımayım. Bana eşlik edecek 4 meze seçtim: Tarama, Köpoğlu, Fesleğenli Levrek Sarma ve Şevketi Bostan.

Şevketi Bostan ve Tarama

Şevketi bostan, konservesinden yapılmıştı ama daha konserve öncesi fermente olmuştu belli ki. Bozulmuş değildi ama fermente haliyle konserve edildiği için eksimişliğiyle kalmış. Şevketi bostan dışı bir tat, taze tarhana kokusu; yemeğe cesareti olana… Bende o cesaret ne gezer, iteledim masanın öbür ucuna, uzağa…

İkinci el attığım, daha önce defaten burada yediğim tarama. O da aşırı tuzlu çıktı. Ekmeğe sürdüm, dengelemeye çalıştım, bir yere kadar dayandım. Yanımda ek tansiyon ilacım olsaydı, bitirirdim belki ama onu da hafiften sürdüm diğer köşeye.

Köpoğlu ve Levrek sarma

Köpoğlu, vitrinde çok canlı ve taze görünüyordu ama dahakta su. Tatsız tuttsuz… Üzerine bir kraker saplamışlar, o mu akıtmış bütün lezzetini bilemedim. Ölmüştü Köpoğlu, masanın ortasına gömdüm onu da. Ağlamadım arkasından…

Elimde kalan son mezeye baktım, yeşil yeşil, davetkar… Ya bu da kötüyse, açtım… Son denemeyi yapmak için korkarak levreğe uzandım… Sert kayış gibi bir balık çıktı o da, büyük ayıp etti bana; kırılıyor keserken resmen, nasıl sarmışlarsa bunu böyle; tadı da nötür. Güzel görünen rengiyle bandım ekmeğimi ama bu sefer de yağı kötü çıkmaz mı. Panikle etrafıma baktım. Masa cesetlerle dolmuştu. Yardım edecek kimse yok mu?

En iyisi kalkıp gitmek dedim ama açım! Son şans daha vereyim, kendime ve Hanımeli’ne; sığınağımız bir klasik olsun dedim; bir paçanga söyledim. Kimse paçangayı kötü yapamaz dedim. Evet, haklı çıktım! Karnımı doyurdu, bir de peyniri düzgün olsaydı, gönlümü de alırdı.

Hesabı istedim, daha fazla dayanamazdım. Başım önde ayrıldım; erkenden döndüm havaalanına, oğlumu beklemeye başladım, Burger King’e baka baka… Hanımeli’nde 4-0 başlayan ve 5-1 biten deneyimi unutmaya çalıştım. En acısı da, neden yemedin, beğenmedin mi diye soran olmamasıydı.

Puan vermedim bu hafta, sadece bir düzeltme olsun diye yazdım, daha önce yazdıklarıma: https://ekonomimanset.com/havaalanina-yakin-hanimeli-balikta-kalkan/
Aziz Hatman / [email protected]

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP