DOLAR 32,4504 -0.15%
EURO 34,8290 -0.66%
ALTIN 2.441,260,23
BITCOIN %
İstanbul
14°

KAPALI

KALAN SÜRE

Yabancı fon yöneticilerinden seçim yorumları

Yabancı fon yöneticilerinden seçim yorumları

Uluslararası fon yöneticileri, pazar günü gerçekleşen seçimlerin ardından Türkiye ekonomisine ilişkin yorumlarını açıklamaya başladı. Uzmanlar Erdoğan'ın galibiyeti durumunda Türkiye'yi yatırım yapılmaz hale getiren politikaların devam edeceğini belirtti

ABONE OL
16 Mayıs 2023 17:42
Yabancı fon yöneticilerinden seçim yorumları
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Uluslararası fon yöneticileri seçim sonuçları hakkında değerlendirmelerini paylaşmaya devam ediyor. Uzmanlar, Erdoğan’ın kazanma ihtimalinin artması nedeniyle Türk varlıklarındaki yabancı yatırımcı ilgisinin geri dönme olasılığının düşük olduğu görüşünde.

Pazar günü yapılan seçimlerde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu yüzde 50’yi geçemedi. Erdoğan yüzde 49,5, Kemal Kılıçdaroğlu ise yüzde 44,89 oy aldı.

Erdoğan’ın seçimi önde tamamlaması, yabancı yatırımcıların beklentilerini boşa çıkardı. Yabancı yatırımcılar, muhalefetin kazanması halinde ortodoks para politikasına dönüş bekliyordu. Ancak uzmanlar mevcut politikaların devamı halinde bunun zor olduğu görüşünde.

‘EKONOMİK DENGESİZLİK SÜRER’

Reuters’ın aktardığına göre, William Blair’in gelişen piyasalar portföy yöneticisi Dan Wood “Piyasanın şu ana kadarki tepkisinden, piyasanın Erdoğan’ın ikinci turda kazanmasını beklediği çok kesin” değerlendirmesinde bulundu.

Londra merkezli danışmanlık şirketi TS Lombard’ın gelişen piyasalar Genel Müdürü Jon Harrison ise, “Piyasalar, muhtemelen önceki yönetime geri döneceğimiz ve Türkiye’yi Batılı fon yöneticileri açısından neredeyse yatırım yapılmaz hale getiren politikaların devam edeceği gerçeklerine tepki veriyor” dedi.

‘ORTADOKS POLİTİKA UMUTLARI SÖNDÜ’

Guardian’ın aktardığı yoruma göre, Capital Economics’ten Liam Peach politika notunda, “Muhalefetin zafer kazanması ve ortodoks politika oluşturmaya dönüş umutları söndü” diye yazdı.

Peach, “Bunun yerine, artık bir Erdoğan zaferinin Türkiye’de makroekonomik istikrarsızlığa yol açabileceğine dair çok gerçek bir risk var. Buna ciddi bir döviz krizi tehdidi ve daha ileride bankacılık ve ülke borç pozisyonlarında yaşanabilecek sorunlar da dahil” dedi.

RİSK PUANINA DİKKAT ÇEKTİLER

Öte yandan Geçen hafta 500 puanın altına gerileyen Türkiye’nin kredi risk primi (CDS) bugün 600’ü geçti ve altı ayın zirvesini gördü. Türkiye’nin 5 yıl vadeli borcunu iflasa karşı sigortalamanın maliyetini gösteren CDS, cuma gününe kıyasla 150 baz puandan fazla artarak 652 baz puana yükseldi.

Uluslararası sigortacılık şirketi Canopius Group politika stratejisti Crispin Hodges, CDS’lerdeki büyük artış hakkında yorumda bulunarak, “Son üç yıldır Türkiye’de kredi riskini veya ödeme riskini garanti etmeyi reddediyorum” dedi.

Hodges, “Erdoğan’ın gücü elinde tutması, bizim için statükonun devam edeceği anlamına gelir. Ekonominin durumu, enflasyon, zayıf para birimi ve onun politika stratejisi nedeniyle Türk varlıklarının ticaretini geriletmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

EKONOMİK DENGESİZLİĞİN DEVAMI

New York merkezli varlık yönetimi şirketi Candriam’ın gelişen piyasalar biriminin kıdemli fon yöneticisi Richard Briggs’a göre ise Erdoğan’ın kazanması; ekonomik dengesizliğin, alışılmışın dışında para politikasının ve lirayı desteklemek için girişilen maliyetli çabaların devamı anlamına geliyor.

Briggs, “Türkiye büyük cari hesap açıkları vermeye devam ederse, güvenilir bir politika çerçevesi olmadan para birimi ve ekonomi üzerindeki baskı şiddetli olabilir” dedi.

FITCH: BELİRSİZLİK UZUYOR

Kredi derecelendirme kuruluşu Fitch de dün Türkiye’de uygulanan politikalar nedeniyle ödemeler dengesi alanındaki baskıların arttığına, ikinci tura kalan seçimler nedeniyle Türkiye’de oluşan siyasi ve ekonomik belirsizliğin en azından ay sonuna kadar süreceğine dikkat çekti.

Fitch tarafından dün yayımlanan notta, seçimlerin ardından uygulanacak ekonomi politikalarının izleneceği ifade edildi.

Notta, seçimlerden sonra kurulacak hükümetin ertelenmiş döviz talebi, lira üzerinde baskı, geniş bir bütçe açığı, uluslararası rezervlerde düşüş ve yüksek enflasyon gibi sorunlarla karşı karşıya kalacağını belirtildi.

Notta, kredi notu açısından para ve maliye politikası bileşiminin daha itibarlı ve tutarlı olup olmadığına bakılacağı belirtilerek, “Güveni ne kadar sağladığı, makro ve finansal istikrara yönelik riskleri ne kadar azalttığı ve dış finansmana erişimi kolaylaştırıp kolaylaştırmayacağı izlenecek” denildi.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.