Önal, İslam İşbirliği Teşkilatı Grubu ile Arap Grubu tarafından talep edilen BM Genel Kurulu’ndaki acil Filistin oturumuna hitap etti.

Yaklaşık 10 haftadır Gazze’de benzeri görülmemiş bir felaket yaşandığını vurgulayan Önal, şu ana kadar 18 binden fazla Filistinlinin hayatını kaybettiğini, İsrail’in saldırılarında çok sayıda kişi yaralanırken enkazda kalanların sayısının da bilinmediğini kaydetti.

Önal, “Bu rakamlar sadece sayı değil, çoğunlukla kadın ve çocuklardan oluşan masum sivillerdir. Her birinin bir gecede paramparça olan hayalleri vardı.” dedi.

Gazze’deki durumun çatışmaların bölgesel yayılma riskini ciddi şekilde arttırdığı uyarısını yapan Önal, “Daha fazla şiddet ve acıyı önlemenin tek yolunun derhal ateşkes olduğu çok açıktır. Gazze’nin her yerinde ek sınır geçişleri yoluyla engelsiz ve yeterli insanı yardıma acilen ihtiyaç duyulmaktadır.” diye konuştu.

“İnsanlığa karşı suçlar kabul edilemez”

Gazze’de insanlık onurunun en temel gerekliliklerinin tamamen göz ardı edildiğine, savaş suçu teşkil eden toplu cezalandırma ve zorla yerlerinden edilme uygulamalarına dikkati çeken Önal, “İnsanlığa karşı suçlar kabul edilemez.” diye seslendi.

Önal, ayrımsız şiddetin sürdürülebilir barış ve güvenliği sağlamanın bir yolu olarak takdim edilmesinin tamamen yanlış ve samimiyetsiz bir yaklaşım olduğunu belirterek, “Tüm nüfusu hedef alan intikam eylemleri hiçbir şekilde haklı gösterilemez. Böyle bir vahşet ve pervasız zulüm karşısında sessiz kalmak, faillere açık çek vermek ve suça ortak olmakla eşdeğerdir.” ifadelerini kullandı.

Uluslararası toplumun Gazze’de devam eden katliama duyarsız kalmaması gerektiğini söyleyen Büyükelçi Önal, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 75. yıl dönümünün kutlandığı bu haftada Orta Çağ’a ait ilkel saiklerin hüküm sürmesine izin verilemeyeceğini vurguladı.

Önal, “Uluslararası toplum bu katliamı durdurmada ve failleri adalet önüne çıkarmada ne kadar geç kalırsa, küresel meselelere çözüm bulma konusundaki güvenilirliğini o kadar kaybedecek. Vicdanlarının onlara yapmalarını söylediği şeyleri yapmaya cesaret edemeyenler, başka yerde ahlaki üstünlüğe sahip olduklarını iddia edemezler.” değerlendirmesinde bulundu.

BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze konusunda insanlığın kolektif vicdanını yansıtmakta bir kez daha başarısız olduğunu kaydeden Önal, BM sisteminin güvenilirliğini korumak için bu görevin bir kez daha BM Genel Kurulu’nun üzerine düştüğüne dikkati çekti.

Büyükelçi Önal, Türkiye’nin, Mısır’ın Arap Grubu adına sunduğu “Sivillerin Korunması ve Hukuki ve İnsani Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesi” başlıklı karar taslağına eş sunucu olduğuna işaret ederek, “Son tahlilde, sorunun temel nedeni Filistin topraklarının işgalinin devam etmesidir ancak insanlık dışı işgale son verilmesi ve Filistin halkının kendi kaderini tayin hakkının tanınmasıyla kalıcı bir çözüme ulaşılabilir.” diye konuştu