EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, konuya dikkat çekerek, “Üretmeyen bir kişi 20 tane fabrika arsası alıyor, kiraya veriyor. Sanayicinin yeri yok Türkiye’de. Bütün parasını toprağa, binaya veren sanayici insan kaynağına yatırım yapmakta zorlanır” diye konuştu.
Yatırım yapmak için arsa arayan sanayiciler ranttan şikayetçi. Yer bulamayan, kirada olduğu yerde döviz endeksli kiralar karşısında zorlanan sanayiciler bu konuda çözüm bekliyor. Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği’nin (EVSİD) Kurucu Başkanı olan Lux Plastik Genel Müdürü Burak Önder de bu konuya dikkat çekti.

Basın mensuplarıyla bir araya gelen Önder, “Üretmeyen bir kişi 20 tane fabrika arsası alıyor, kiraya veriyor. Fabrikaların çoğu katlı yerde üretim yapıyor. Deprem ve yangın riski var. Katlı yerde üretim olmaz, verimli değil. Birçok firma kiracı olduğu yerde davalı. Rant açık. Dövize endeksli kiralar isteniyor. Sanayicinin yeri yok Türkiye’de. En büyük sorun bu. Bütün parasını toprağa, binaya veren sanayici insan kaynağına yatırım yapmakta zorlanır” dedi.

“İHRACATÇI, VERİMLİLİK İÇİN YATIRIM YAPMALI”

Şirketlerin ihracatı verimli hale getirmek için bazı yatırımları yapmaktan çekindiklerine değinen Önder, sabırlı olunmadığını da belirtti. Lux Plastik olarak ihracata 2009’da başladıklarını kaydeden Önder, “Bugün satışlarımızın yüzde 75’ini ihracat oluşturuyor. Ürünlerimizi 93 ülkeye gönderiyoruz. Sadece ihracat için çalışan 11 kişilik kadromuz var. İnsan kaynağımızı geliştirdik, programlarımızı kurduk. CRM, IRP gibi programlarla verimliliğimizi artıyoruz. Türkiye olarak bu programlara yeniyiz. Hâlâ programları öğrenmeye çalışıyoruz. Programlara para verince her şeyi öğreneceğimizi sanıyoruz. Ama bilançoları, harcamaları görüyor, doğru planlar yapıyoruz. İhracatçı firmaların bu işlere para harcaması gerekiyor” dedi.

TÜRKİYE’DE İHRACAT FETİŞİZMİ VAR”

Düşük kura, küresel gelişmelere, talepte daralmaya rağmen son 12 aylık ihracatın 250 milyar doların üzerinde olmasının başarı olduğunu belirten Önder, sözleri şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin önünde büyük fırsatlar var. Ama biz hep suyun üstündeki tarafa odaklanıyoruz. Bakış açımız kısa vadeli. Bir pazara nasıl yaklaşamayacağımızı bilmiyoruz. Geleneksel yaklaşıyoruz. En iyi olduğumuz pazarlarda bile bilgi sorunumuz var.  Sosyolojik, demografik, kültürel yapıyı bilmeden ne kadar nitelikli ihracat yapabiliriz? Kültür, sanat, edebiyat üzerine inşa edilen ihracat daha nitelikli ve sürdürülebilir olur. Türkiye’de yapılan biraz da ihracat fetişizmi. Kurtarıcı olarak görülüyor. Berberim bile ihracat yapmaya çalışıyor, bana danışıyor. Bir bağlantı bulan ihracat yapmak istiyor. Nitelikli ihracata odaklanmamız, stratejimizi bunun üzerine kurmamız gerekiyor.”

SANAYİDEKİ İNSAN KAYNAĞI SORUNIU İÇİN OTOMASYON ÇÖZÜMÜ

Türkiye’de hizmet sektörünün hızla büyüdüğünü, bu faktörler sanayide işçi bulamama sorununun arttığını belirten. EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, şunları söyledi: “Gençler iş beğenmiyor diyorlar. Buna tamamen katılmıyorum. Biz üretip, değer katıp, insan kaynağına sahip çıkmalıyız. Bu daha önemli. Sanayici insan kaynağı bulamıyor bugün ama belki kendini otomasyona, dijitalleşmeye verecek. Bu sorunu böyle aşacak. Gençleri suçlamak her zaman işe yarar, onları yönetmek kolaylaşır. Ama bence doğru bir yöntem değil. Firmalar sorunu biraz da kendinde aramalı.”

“TİCARİ MÜŞAVİEİ SAYISININ ARTIRILMASI LAZIM”

Küreselin yanı sıra bölgesel ticaret anlaşmalarının da arttığını söyleyen EVSİD Kurucu Başkanı Burak Önder, “Biz çoğunda dışarıda kalıyoruz maalesef. Gümrük Birliği şu an ayak bağı. Bu yüzden ihracatın artması için anlaşmanın Türkiye lehine güncellenmesi gerekir” dedi. Ticaret müşavirliği sisteminin değişmesi gerektiğini ifade eden Önder, “Her ülkede sayımız az. Çin, ABD gibi ülkelerin bizden çok fazla Ateşesi var. Temsiliyetimiz çok yok. Sayımızı artırmamız lazım” diye konuştu.