Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, özellikle büyük şehirlerde önde oldukları sandıklarda iktidar cephesini sonuçlara itiraz ederek süreci bloke etmek ve sonuçların resmi verilere yansımasını engellemekle suçladı.

Kılıçdaroğlu, Ankara’da 300 ve İstanbul’da 780’den fazla sandıkta itirazların olduğunu ve bazı sandıklarda 6-7 kez hatta kimilerinde 11 kez itiraz edildiğini söyledi.

İktidarı “Türkiye’nin milli iradesini bloke etmekle” suçlayan Kemal Kılıçdaroğlu, “İtirazlarla olacağı engelleyemezsiniz. Bu işin oldu bittiye getirilmesine asla izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

İktidarı algı yönetimi yapmakla suçlayan Kılıçdaroğlu, ülkenin belirsizliğe artık tahammülünün olmadığını da vurguladı.

Yüksek Seçim Kurulu’nu sorumluluğa davet eden CHP lideri “Elimizde ıslak imzalı tutanaklar var. Halkın oyalanmasına izin vermeyin diyorum” ifadelerini kullandı.

Sahadaki sandık görevlilerine sandıkları ve seçim kurullarını terk etmemeleri çağrısında bulunan Kılıçdaroğlu, “Her bir oy sayılana kadar buradayız” dedi.

Millet İttifakı’nı temsil eden İstanbul ve Ankara Büyükşehir belediye başkanları Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş, oy sayımı devam ederken dört kez ortak açıklama yaptı.

Muhalefeti temsil eden iki belediye başkanı, ilk sonuçlar gelmeye başladığında Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’ı rakibi Kemal Kılıçdaroğlu karşısında çok büyük farkla önde gösteren devletin kontrolündeki Anadolu Ajansı’na sert tepki gösterdi.

İmamoğlu ve Yavaş Anadolu Ajansı’nı algı yönetimi ve manipülasyon yaptıkları gerekçesiyle hedef alırken; AK Parti sözcüsü Ömer Çelik muhalefeti temsil eden iki ismi oy sayımı devam ederken televizyonda açıklama yaparak “halkın iradesini gasp etmekle” suçladı.

Cumhur İttifakı’nın adayı AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan da sosyal medya mesajında muhalefetten gelen açıklamaları “milli iradenin gaspı” olarak niteledi.

AK Parti’nin Yüksek Seçim Kurulu temsilcisi Ali İhsan Yavuz, Salı günü saat 15.00’e kadar itirazlarını yapacaklarını söyledi, sandıklarda yaptıkları itirazların sonucu etkileyecek boyutta olmadığını savundu.

İkinci tur olasılığı

Türkiye genelinde büyük ölçüde sorunsuz geçen oy kullanma süreci tamamlandıktan sonra oy sayımı sürerken iktidar ve muhalefet arasında yaşanan bu tartışma, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tura kalması olasılığını gündeme getirdi.

Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, gece saatlerinde yaptığı açıklamada sandıkların yüzde 69’unun açıldığını ve sisteme veri girişinin devam ettiğini söyledi ve sonuçlar netleştiğinde açıklama yapacaklarını belirtti.

İlk ve resmi olmayan sonuçlara göre oyların yüzde 5’inden fazlasını alan ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan, tüm taraflara yaptığı çağrıda “hiç kimse korsan balkon konuşması yapmaya kalkışmasın” ifadeleriyle seslendi.

Uzmanlardan tabloya ilişkin ilk değerlendirme

Türkiye’de seçimlerin ikinci tura kalması olasılığını süreci yakından takip eden uluslararası analistler de değerlendirdi.

Londra’da bulunan gelişmekte olan piyasalar uzmanı Timothy Ash, piyasalar için en kötü sonucun belirsizlik olduğunu vurguladı. Mevcut hükümetin ekonomi politikalarının sürdürülemez olduğunun altını çizen Timothy Ash, ya bir değişimin olması ya da ciddi bir ödemeler dengesi krizi olacağı öngörüsünde bulundu.

Twitter’dan yaptığı değerlendirmelerde ikinci turun kaçınılmaz olduğunu belirten Ash, piyasaların gergin bir bekleyiş içinde olacağını kaydetti.

Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazanma şansının asıl ilk turda yüksek olduğunu kayeden Ash gelinen noktanın gösterdiği tabloda ivmenin Erdoğan’a doğru kaydığı görüşünü dile getirdi.

Seçimde ikinci tura gidilmesi halinde ATA İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan’ın bakanlık için pazarlık yapacağını belirten Timothy Ash, sonucu Oğan’ın belirleyebileceğini ifade etti.

Chatham House’dan Türkiye uzmanı Galip Dalay, mevcut verilerin Yüksek Seçim Kurulu tarafından doğrulanması halinde, yönetimdeki koalisyonun psikolojij bir avantajla ikinci tura gideceği görüşünü dile getirdi.

Galip Dalay, ikinci tura giden süreçte Erdoğan’ın istikrarı vurgulayacağı ve muhalefeti “terör ve yabancı güçlerle işbirliği” içinde gösterme söylemini devam ettireceği öngörüsünde bulundu.