Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı Adayı, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Kütahya’da Millet Buluşması’nda yurttaşlarla bir araya geldi.

“BAY KEMAL KUL HAKKI YEMEZ, YEDİRMEZ”

Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkan satır başları şöyle:

“Değişime hazır mıyız? Siz hazırsanız bay Kemal de hazır. Birlikte yapacağız. Birlikte gerçekleştireceğiz. Gençler o zaman sizden başlayayım. KPSS’de mülakat bitecek, bütün köy okullarını açacağız.100 bin öğretmenin atamasını yapacağız.

Hiçbir kadın başkasına muhtaç kalmayacak. SGK primlerini ödeyeceğiz. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir düzen getireceğiz.

Kütahya kadim bir şehrimiz. Çinicilik konusunda güzel bir markamız var. Bunu tüm dünyanın bilmesi lazım. Emeklilere de sözüm var. Emeklilere Ramazan ve Kurban bayramında asgari ücret kadar ikramiye vereceğim. Bay Kemal yapacak göreceksiniz. Şimdi diyorlar ki parayı nereden bulacaksınız. 27 buçuk yıl devlette çalıştım. 27 buçuk yıl benim tüm bürokratik sürecimi incelediler. Toplu iğne ucu kadar bir şey bulamadılar. Çünkü bay Kemal kul hakkı yemez, yedirmez.

Yiye yiye doymadılar. Sandığa gideceksiniz oy kullanacaksınız. Soyulan, birilerine hizmet eden değil, kendi vatandaşına hizmet eden bir devlet istiyoruz. Sosyal devlet istiyoruz. Sen beşli çete yandaş için çalışıyorsun.

“SİZLER GİBİ YAŞAMADIKÇA BU MEMLEKETİN SORUNU ÇÖZÜLMEZ”

Bay Kemal vatandaş için çalışıyor. Adaletin olmadığı bir toplumda huzur olmaz. Bir çocuğun bir evin, bir fakir ailenin elektriği kesilmişse faturayı ödeyemediği için 85 milyonun elektriği kesilmiş demektir. Üretiyoruz, çalışıyoruz alın teri döküyoruz. Çalışan herkes kazanacak. Gençler vallahi sizin için çalışacağım. Benim saraylarda oturma gibi bir merakım yok. Ben sizden biriyim. Benim annem büyük ablam okuma yazma bilmezdi. Bir babamın 7 çocuğuna aynı anda ayakkabı aldığını görmedim. Sizler gibi yaşıyorum, sizler gibi yaşamadıkça bu memleketin sorunu çözülmez. Sizin gibi yaşadığımız zaman vatandaşın derdine çare üretebiliriz.

“YİĞİT ADAMLAR TAŞ ATMAZLAR”

Taş atanlar aslında korkularından atıyorlar. Yiğit adamlar taş atmazlar. Bay Kemal ile tartışmaya girmek için yolsuzluk yapmamak lazım, kul hakkı yememek lazım.

Her öğretmene bu toplumun saygı duyması lazım.

Milyonlarca kişi açlık sınırının altında ücret alıyor. Oysa devletin imkanı var. Türkiye düşündüğünüzden daha zengin bir ülke. Birlikte çalışmak zorundayız. Bu seçimin kaderini kim belirleyecek? Seçimin kaderini gençler ve kadınlar belirleyecek. Gençler size sözüm var istediğiniz tweeti atın, size özgürlüğü vereceğim. Bizim Ekrem Başkanın güzel bir sloganı var onunla bitirelim mi? Her şey çok güzel olacak. Vallahi de billahi de her şey çok güzel olacak. Pazar günü oy kullanmaya giderken bir bayram havası içinde gidin. Geçen seçimlerde AKP ve MHP’ye oy veren bir kardeşinizle gidin. Onu da ikna edin. Kul hakkı yemem, kul hakkı yedirmem. Cumhur İttifakı’ndaki genel başkanlar diyorlar mı? Kul hakkı yemem, kul hakkı yedirmem diye. Siyaset zenginleşme aracı değildir. Bilinki zenginleşiyorlarsa malı götürüyorlar demektir. Hiç merak etmeyin nereye götürürlerse götürsünler geri getireceğim.

Şundan emin olun ben o 418 milyar doları son kuruşuna kadar geri getireceğim.

Emin olun hayatımda soğanın bu kadar pahalı olacağını düşünmemiştim. Nasıl bir ülke nasıl yönetiliyor.

“ŞOK YAŞAYACAKLAR”

Temel Karamollaoğlu’nun açıklamasının satır başları şöyle oldu:

“Hem direneceğiz, hem birleşeceğiz. Adalet olmadan devlet olmaz. Ne olursa olsun. Adaleti tesiste kararlıyız. Mutlaka hakkı da hukuku da adaleti de tesis edeceğiz.

Bu meseleyi iman meselesi haline getirmek istiyorlar. Biz buna rıza göstermeyiz. Müslümanlar inançlı insanlarız. İnanç demek hakkı üstün tutmayı, adaleti, dürüstlüğü, iftira etmemeyi, israftan vazgeçmeyi, tasarrufa yönelmeyi, gelirlerin adil olmasını gerektirir. Bir taraftan yolsuzluk yapacağız sonra inanca tevessül edeceğiz, bir taraftan haram yiyeceğiz, bir taraftan hakka tevessül edeceğiz. Buna rıza gösteremeyiz. Biz emin insanlar istiyoruz.

Pazar günü şok yaşayacaklar. Biz suistimal yapanların elbette ki hesabını sorarız.”