İBB Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı yardımcısı adayı Ekrem İmamoğlu, “300 günde 300 proje” çalışmaları kapsamında Beşiktaş’a yapılan yatırımların tanıtım törenine katıldı.

Beşiktaş Belediye Başkanı Rıza Akpolat’ın da katıldığı törende Beşiktaş Meydanı’nı yapım çalışmalarına start verilirken, tarihi Beşiktaş ve Kadıköy vapur iskelelerindeki kütüphane ve kafelerin açılışı yapıldı.

İBB’nin jilet olmaktan kurtardığı 1988-2010 arasında hizmet veren Kızıltoprak Vapuru da törenle tekrar seferlerine başladı.

“HER VAADİ 50 KEZ DÜŞÜNÜP, 100 KEZ ÇALIŞIP SÖYLÜYORUZ”

Törende konuşan İmamoğlu alandaki bazı vatandaşların pankart açarak dile getirdiği kentsel dönüşüm için artı bir kat talebine “Artı bir katı İstanbul’a verdin mi, İstanbul bir anda 25 milyon olur. Geçmişte siyasette, o vaatleri verenler, eksik vaatler verenler oldu. Fazla vaatler verenler oldu. Ama biz titiziz. Biz verdiğimiz her vaadi 50 düşünüp, 100 kez çalışıp ondan sonra söylüyoruz. Çünkü sorumluluğumuzun bilincinde şu var; verdiğimiz sözü mutlaka yerine getireceğiz. Hep bu ahlakla hareket edeceğiz, hep bu anlayışla hareket edeceğiz” dedi.

“İSTANBUL’DA BAŞARDIKLARIMIZI TÜRKİYE’DE BAŞARACAĞIZ”

İstanbul’da parti ayrımı yapmadan eşit hizmet verdiklerini, Türkiye’de aynı şekilde hizmet vereceklerini belirten İmamoğlu “Kurtuluş Savaşı mücadelesinin ışığının yandığı bu güzel meydanda hem siz kıymetli Beşiktaşlılara hem İstanbullulara hem de 86 milyon vatandaşımıza söz veriyorum” dedi.

Temel atmaya, yatırım yapmaya, açılışlara devam edeceklerini söyleyen İmamoğlu “İstanbul için yaptıklarımızın aynılarını Türkiye için yapmaya devam edeceğiz. İstanbul’da başardıklarımızı Türkiye’de de başaracağız. Tam 4 yıl önce oluşturduğumuz yönetim modelinde şunu belirlemiştik; vatandaşın ihtiyacını gör, hızla organize ol, vatandaşla konuş, iş bitiriciliğini ortaya koy ve hızlı hareket et. Vatandaşı bu şehirde huzurla mutlulukla yaşat” diye konuştu.

“ENGELLEDİKLERİ BÜTÜN KONULARDA İSTANBUL’U AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

İmamoğlu, şöyle konuştu:

*300 günde 300 proje” hedefini mayıs sonuna kadar tamamlayacaklarını ifade ederek “Tamamlayacağız ama yetinmeyeceğiz.

*Göreceksiniz 2024’ün martına kadar, dönemimiz bitene kadar hem işlerimizi bitireceğiz, hem de 4 yılda bizi engelledikleri bütün konularla ilgili İstanbul’u ayağa kaldırıp, tarihinin en büyük yatırımlarını yapacağız.

*İstanbul’un ulaşımını kolaylaştıracak, İstanbul’un değerlerini en üst seviyeye taşıyacak yatırımları yapmaya devam edeceğiz.

“HİKAYESİNİ ANLATSAM ÜZÜLÜRSÜNÜZ”

Kısa süre önce açılışı yapılan Hisarüstü-Aşiyan Finüküler hattı hakkında da konuşan İmamoğlu “Hikayesini anlatsam gerçekten üzüntü duyarsınız. Yani bir iş nasıl ihmal edilir? Bir iş nasıl yanlış ihaleyle verilir? Ve o işi insanlar nasıl yapamaz, yarıda bırakır? Ama ondan sonra da toparlanma sürecinide ortaya koyduğumuz emek muhteşem. Sadece finüküler hikayesinde yaşadığımız zorlukların bile bugünün iktidarının düştüğü durumu ve o kötü zaman dilimini alıp bir işi, bir hizmeti nasıl ayağa kaldırdığımızı anlattığımızda, bugünün özetini yapmış oluruz” diye konuştu.

“PARTİZANLIĞI KARA BULUT GİBİ ÇÖKERTTİLER”

İstanbul’un her ilçesine eşit davranarak hizmetlere devam edeceklerini vurgulayan İmamoğlu şöyle devam etti:

*Üsküdar o partili olabilir. Beykoz şu partili olabilir. Sarıyer, Cumhuriyet Halk Partili olabilir. Biz Allah şahittir; İBB Başkanı olduğumuz andan itibaren hiç kimseyi birbirinden ayırt etmedik.

*Ve eşit hizmet ettik. Benden önceki dönemde belediye başkanlığı yapan arkadaşlarım var. Ben de beş yıl ilçe belediye başkanlığı yaptım. Bizimle görüşmeyi bile yapmadılar. Bir buluşmayı bile, toplantıyı bile yapmadılar.

*Bu kadar partizan davranmayı ne yazık ki bu cennet vatanın, bu güzel İstanbul’un üstüne kara bulut gibi çökerttiler. (Alandan yuh sesleri yükselince) Yuhlamayın, hiç gerek yok.

*Değmez, ağzınız yorulmasın. Allah şahit şu kardeşiniz beni arayan hangi görevli olursa seçilmiş, başımın üstünde yeri var.

*Bu memleketin bürokratının başımın üstünde yeri var. Ama şu an bu ülkede ne yaşanıyor biliyor musunuz?

*Kaymakam korkudan muhalefetse bir seçilmişin yanına gidemiyor. Bir vali eğer oradaki seçilmiş, muhalefet partisindeyse onu ziyarete bile gidemiyor.

*Tek bir açılışına bile katılamıyor. Bu kadar ayrıştırdılar bu memleketi. Biz ne yapacağız biliyor musunuz? Bu memleketin her belediye başkanı bizim. Bu memleketin kaymakamı bizim.

*Bu memleketin valisi bizim. Bu memleketin devlet memuru bizim. Onu ayırmaya çalışanlar, zora sokanları, bir avuç insanı evlerine tıpış tıpış yollayacağız.

“BUGÜNÜN İKTİDARI, BAŞINDAKİ İNSANI KUTSALLAŞTIRARAK…”

İmamoğlu şunları kaydetti:

*İnsanını ayırt etmeyen, partizanlık yapmayan bir dönemi bu ülkeye, bu millete kazandıracağız. Bunun da tek yolu var. Birleşe birleşe kazanacağız. Ayrışmak yok.

*Bu seçimi Millet İttifakı kazanacak, doğru. İçinde 6 siyasi parti var, o da doğru. Ama biz bu seçimde ‘kazandık’ demeyeceğiz. Çünkü bu seçim, 86 milyon insanın kazanacağı bir seçim.

*İttifak değil, millet kazanacak. Size söz veriyorum. Partizanlık yapan, benim can bir yol arkadaşım da olsa onun karşısına dikilip onun canını okurum. Partizanlık bu memleketi bölen bir duygudur. Partizanlık bu memleketi ayrıştıran bir duygudur.

*Ben siyaseti araç olarak görüyorum. Daha doğrusu partiler halkına, milletine hizmet etmek için araçtır, amaç değildir.

*Ama bugünün iktidarı başındaki insanı kutsallaştırarak, partisini kutsallaştırarak devleti ve milleti parti devleti ve parti milleti yapmaya kalktı. Buna son vereceğiz. Bu olmaz. Bizim görgümüze aykırı. Bizim bakışımıza aykırı.

“BU SEÇİM GENÇLERİN GELECEĞİNİN SEÇİMİ”

*Bu seçim sizin geleceğinizin seçimi. Bugün sandığa oy atacak olan gençler, kendi yaşamları için oy atacaklar. Bugün oy atacak olan ebeveynler kendi çocukları, kendi gençleri için oy atacaklar. Onların geleceğinin 20, 50, 100 yılı için oy kullanacağız.

*Onun için bu seçim bir siyasi seçim değildir. Bu seçim partilerin yarıştığı bir seçim değildir. Bu seçim gençlerin seçimi, onların geleceğinin seçimi, 21. yüzyılın Türkiye’sinin seçimi. Bu seçim, cumhuriyetin ikinci yüzyılının seçimi.

*Seçimi; parti seçimi, kişisel beka seçimi olarak görmeyen, partiler farklı görüşlerde olsa da bir araya gelmiş, Türkiye’nin demokrasisini güçlendiren, cumhuriyetini güçlendiren bir seçime gidiyorum diyen akla oy vermeli.

*Bu vicdanı ve bu aklı Millet İttifakı çatısı altında toparlayan, bu vicdanı kendi yüreğinde ve benliğinde hisseden ve uzlaşıyla süreç yöneten bütün kadrolara bu umudu ve bu ışığı saçan saygıdeğer 13. Cumhurbaşkanımız Kemal Kılıçdaroğlu’na oy vereceğiz.

*Vatandaşın evlatlarına kapılarının ardına kadar açık olduğu, vatandaşların evlatlarının liyakatla çalıştığı vatandaşın iktidarı var. 86 milyon insanının evlatlarının oluşturacağı bir ittifak var artık. Oyunuzu istiyoruz. Özlem Güvemli/Sözcü