MSF’den yapılan açıklamada, İsrail saldırılarında ayakta kalmayı başarmış hastanelerde bebeklerini dünyaya getirebilen annelerin, doğumdan sadece saatler sonra çadırlarına dönmek zorunda kaldığı, doluluk nedeniyle hastanelere kabul edilmeyenlerin ise derme çatma çadırlarda doğum yapmak zorunda kaldığı ifade edildi.

Açıklamada, takma isim kullanan “Maha” adında yakın dönemde doğum yapan Gazzeli kadının, doğum sanıcıları başladıktan sonra Emirlik Hastanesi’ne gittiği ancak tüm doğumhaneler dolu olduğu için derme çatma çadırına geri dönmek durumunda kaldığı aktarıldı.

Çadırlarının bulunduğu Gazze’nin güneyindeki Refah kentinde bulunan kampın umumi tuvaletinde doğum yapmak zorunda kalan Maha’nın bebeğini doğumdan sonra kaybettiği kaydedildi.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 115 gündür İsrail saldırılarının hedefindeki Gazze’de 50 bin civarında hamile kadın bulunurken, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF), 7 Ekim 2023’ten bu yana Gazze’de tahminen 20 bin bebeğin dünyaya geldiğini bildirdi.

Refah’ta hamilelere hizmet verebilen bir hastane bulunuyor

İsrail’in saldırılarının başlamasıyla Gazze’nin kuzeyinden güneye göç etmek zorunda kalan Gazzelilerle Refah kentinin nüfusunun 300 binden 1,5 milyona çıktığının hatırlatıldığı açıklamada, kentte hamile kadınların sağlık hizmetlerini karşılayabilecek ayakta kalan yegane hastanenin Emirlik Doğum Hastanesi olduğu belirtildi.

Refah kentindeki tek doğum hastanesinin artık yalnızca en acil ve yaşamsal riski olan hamile kadınların doğumunu gerçekleştirebildiği aktarıldı.

Yerinden edilmiş yüz binlerce insanın yaşadığı Refah kentindeki insani durumu “dehşet verici” olarak tanımlayan MSF’nin Gazze’deki Acil Durum Koordinatörü Pascale Coissard, “Her yer aşırı kalabalık, insanlar çadırlarda, okullarda ve hastanelerde yaşıyor. Emirlik Hastanesi, şu anda savaştan önce gerçekleştirdiği doğum sayısının 3 katıyla ilgileniyor.” dedi.

Gazze’ye giren insani yardımın yetersizliği, anne sağlığı hizmetlerini sekteye uğrattı

Açıklamada, Gazze’ye giren insani yardımın yetersiz kalması ve bölgedeki hastane ve sağlık tesislerine yönelik saldırılar nedeniyle anne sağlığı hizmetlerine erişimin tamamen sekteye uğradığının altı çizildi.

MSF’nin devamlı gerçekleşen bombardımanlar, insani yardım sıkıntısı ve sağlık tesislerine yapılan saldırılar sebebiyle Gazze’de kadın doğum hizmetlerinin giderek kötüleşmesinden derin endişe duyduğu kaydedildi.

Anne sağlığı hizmetlerinin sekteye uğradığı bölgede, yetersiz beslenen hamile ve emziren kadınların bebeklerinde, sağlık sorunlarının ve uzun vadede ortaya çıkabilecek gelişimsel sıkıntılar görülebileceği vurgulandı.

Gazze’de doğum öncesi bakıma başvuran hamile kadınların üçte birinden fazlasında, genellikle demir eksikliğiyle ilişkilendirilen bir durum olan anemi görüldüğü kaydedilen açıklamada, söz konusu hastalığın sıklıkla demir takviyesine ihtiyaç duyan hamile kadınlar için risk oluşturabileceği bilgisi paylaşıldı.

Söz konusu Gazzeli hamile kadınların neredeyse yarısında idrar yolu enfeksiyonu gibi enfeksiyon türlerine de rastlandığı bildirildi.