Raporda, bankacılık sektörünün genel olarak sağlam kalmaya devam etiği ve çoğu bankanın sermaye seviyelerini yasal gerekliliklerin üzerinde bildirmeyi sürdürdüğü vurgulandı.

Öte yandan bazı bankaların son iki yılda faiz oranlarındaki artışın etkisiyle bazı sabit faizli varlıkların gerçeğe uygun değerinde önemli düşüşler yaşadığına işaret edilen raporda, son zamanlardaki kazanç performansının salgın öncesi seviyelerle aynı doğrultuda olduğu ve 2023’ün ilk yarısında ortalama varlık ve öz sermaye getirilerinin 10 yıllık ortalamaları aştığı aktarıldı.

Raporda, genel olarak, bankaların likiditelerinin bol olduğu ve kısa vadeli toptan fonlamaya sınırlı bağımlılıkları bulunduğu belirtilerek, bazı segmentlerde kredi gecikmelerinin arttığı ancak hala düşük seviyede olduğu bildirildi.

Son zamanlardaki ABD’deki büyük banka iflasları anımsatılan raporda, Fed’in bunlardan alınan dersleri yansıtacak şekilde, uygun biçimde denetiminin hızını, gücünü ve çevikliğini artırmak için adımlar attığı kaydedildi.

Raporda, bu adımlar arasında, daha yüksek faiz oranı ve likidite riski profilleri sergileyen bankalara yönelik hedefli incelemeler gerçekleştirmek ile bankalar ve denetçiler için faiz oranı ve likidite riski yönetimine ilişkin eğitimler düzenlemenin yer aldığı belirtildi.

Denetim çabalarını güçlendirmede “kararlılık” vurgusu

Fed’in denetim çabalarını güçlendirmek için ek adımlar atmaya kararlı olduğuna dikkat çekilen raporda, ayrıca, özellikle tüketici ve ticari gayrimenkul kredilendirme segmentlerindeki potansiyel kredi bozulmalarının da izlendiği vurgulandı.

Raporda, Fed’in ek olarak geleneksel olmayan ve finansal teknolojiyle ilgili faaliyetlerde bulunan bankaların gözetimini geliştirmek için yeni bir banka denetim programı uygulamaya koyduğu hatırlatıldı.

Bankacılık sektörünün mali durumuna genel bir bakış sunulan raporda, Fed’in son düzenleyici politika çalışmaları ile mevcut denetim programları ve öncelikleri hakkında da bilgi verildi.