İki lider basına kapalı görüşme ve yemeğin ardından ortak bir basın toplantısı düzenledi.

Almanya’da yeni hükümet kurulana kadar geçici olarak göreve devam eden Merkel ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülkenin bugüne kadar yaşadıkları görüş ayrılıklarına rağmen işbirliğine devam etmesinin önemini vurguladı.

Erdoğan, “Merkel 16 senedir görüşmelerde her zaman sağduyulu ve çözüm odaklı bir yaklaşık sergiledi” dedi.

Merkel de “Son yıllarda Türkiye ile görüş ayrılıklarına rağmen iyi ilişkiler için çabaladık. Bu iyi ilişkileri sürdürmek için yapmamız gereken şeyler var” dedi.

Merkel görüşmede Türkiye’de tutuklu bulunan Alman vatandaşlarının durumunu ve insan hakları konusunu da gündeme getirdiğini söyledi.

Almanya’dan Türkiye’ye çevre dostu teknoloji desteği

Libya’da barış için Berlin’de başlatılan konferansın Fransa’da devam edeceğini aktaran Merkel, ülkeye Sudan’dan ve Suriye’den getirilen paralı askerlerin geri çekilmesi gerektiğini vurguladı.

Merkel bu yıl Türkiye’deki orman yangınları ve Almanya’daki selin, iklimin önemini gösterdiğini söyledi ve ekledi:

“Türkiye’nin Paris anlaşmasını imzalamasını memnuniyetle karşılıyoruz.

“Almanya Türkiye’yi çevre dostu teknolojilerin geliştirilmesi konusunda destekleyecek.”

İki liderin konuşmalarının ardından Türk ve Alman basınından ikişer soru alındı.

İnsan hakları hakkındaki konuşmalarda, mevcut sorunlara dair bir ilerleme yaşanıp yaşanmadığı sorusuna yanıt veren Erdoğan “Her ülkede yargı bağımsızdır diyor ve bunu savunuyoruz. Türkiye’de de yargı bağımsızdır” dedi ve ekledi:

“Yargının verdiği karara benim bir cumhurbaşkanı olarak müdahale etmem mümkün değil, yeter ki yargının adil olduğuna hep birlikte inanmış olalım.”

Merkel ise insan hakları ve bireysel özgürlükler konusundaki eleştirilerini her zaman dile getirdiğini söyledi.

Erdoğan: Göçleri bugüne kadarki gibi aynen kabulleniyoruz

Merkel göç konusundaki bir soruya, Türkiye’ye 6 milyar euroluk yardımın 4,5 milyarının gönderildiğini, 6 milyarlık miktarın da artırılması yönünde karar alındığını söyleyerek yanıt verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise Türkiye’nin mülteciler için adeta bir misafirhane konumunda olduğunu söyledi ve Türkiye’nin aynı şekilde ev sahipliği yapmaya devam edeceğini ekledi:

“Bizim bu insanları Yunanistan’ın yaptığı gibi ötelememiz mümkün değildir.

“Göçleri bugüne kadar uyguladığımız gibi aynen kabulleniyoruz.”

Koalisyon ve başkanlık sistemi diyalogu

İki lidere, birbirilerini birer siyasetçi olarak nasıl değerlendirdiği de soruldu.

Merkel bu soruya “Biz burada birbirimize okuldaki gibi not vermek için bulunmuyoruz” diye yanıt verdi, iki ülkenin pek çok ortak çıkarı olduğunu, bundan sonraki Alman hükümetinin de buna aynı şekilde yaklaşacağını, iki ülkenin barışı ve güvenliğinin birbirine bağlı olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise, Merkel’in iktidarı boyunca koalisyon hükümetleri olmasaydı iki ülkenin ilişkilerinin daha iyi bir noktada bulunabileceği belirtti.

Erdoğan “Koalisyon hükümetleri çalışmayı her zaman zorlaştırıyor. Bizdeki koalisyon hükümetleri de hiçbir netice alamamıştır. Ama başkanlık sistemine geçmemizle bu koalisyonlardan kurtulduk ve yoğun bir çalışmanın içine girdik” dedi.

Erdoğan’ın bu sözleri üzerine iki lider arasında şöyle bir diyalog geçti:

-Merkel: Koalisyon ortaklarımla çalışmaktan mutlu olmadığım anlaşılmasın. Alman hükümetlerinin özelliği budur, koalisyon bizim yapımıza uygundur. Bir başkanlık sistemi uygulamak istemiyoruz.

-Erdoğan: Sayın Şansölye ama zaman zaman hep şikayetlerinizi bana aktardınız.

-Merkel: Doğrudur, hayat böyle. Fakat buna rağmen güzel hayat.

-Erdoğan: Benim torunum diyor ki, “Dede ne yapacaksın, hayat böyle”.  

BBC Türkçe