Bu durum, dünyanın en büyük ikinci ekonomisi olan Çin’in karşı karşıya olduğu sorunlara işaret olarak değerlendiriliyor.

Bu haftanın resmi rakamları Çin’in iki yıldan uzun bir süredir ilk kez deflasyona girdiğini gösterdi.

Deflasyon, enflasyonun tersidir; genel olarak piyasada fiyatların sürekli düşüş göstermesi durumudur.

Çin’de tüketici fiyat endeksi geçen yıla kıyasla yüzde 0,3 geriledi. Uzmanlar bu durumun hükümet üzerindeki tüketim talebini canlandırma baskısını artıracağını söylüyor.

Ülkede ihracat da keskin bir şekilde düşerken, genç işsizliği rekor seviyeye ulaştı.

Country Garden Holdings hisseleri Cuma günü öğleden sonra Hong Kong ticaretinde yüzde 5’ten fazla değer kaybetti.

Şirketin Hong Kong Borsası’na yaptığı duyuruda, Country Garden’ın 30 Haziran 2023’te sona eren altı aylık dönemde “45 ila 55 milyar RMB (6,2 ila 7,6 milyar dolar) arasında bir net zarar kaydetmesinin beklendiği” belirtildi.

Şirket geçen yılın aynı döneminde 265 milyon dolar kâr etmişti.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s “artan likidite ve yeniden finansman risklerini” gerekçe göstererek Perşembe günü şirketin notunu düşürdü.

Çin salgın sonrasında toparlanmasını geciktiren bir dizi ekonomik zorlukla karşı karşıya.

İhracat Temmuz ayında yüzde 14,5 ile bir önceki yıla kıyasla beklenenden daha büyük bir oranda düşerken, ithalat da yüzde 12,4 azaldı.

Genç işsizliği rekor seviyede olduğu gibi, bu yıl 11,58 milyon ile rekor sayıda üniversite mezunu iş piyasasına giriyor.

‘Saatli bomba’

ABD Başkanı Joe Biden, Çin’in artan ekonomik sorunlarının onu “saatli bir bomba” haline getirdiğini söyledi.

Perşembe günü Utah eyaletinde bir etkinlikte konuşan Biden, yüksek işsizlik ve yaşlanan işgücüne dikkat çekerek “Çin’in başı dertte” dedi.

Ülke konut piyasasındaki sıkıntıların yanı sıra artan yerel yönetim borçları ile de mücadele ediyor.

Geçtiğimiz ay, bir zamanlar Çin’in en büyük emlak firması olan Evergrande, 2021 ve 2022 yıllarında toplam 81,1 milyar dolar kaybettiğini açıkladı.

Bu durum inşaat şirketinin son yıllarda Çin’deki emlak piyasası kriziyle ne kadar sarsıldığını gösteriyor.

Financial Times gazetesine konuşan Capital Economist Asya sorumlusu Mark Williams, Çin’de ev satın almak isteyenlerin, iflas riski nedeniyle özel inşaat şirketlerinden uzak durduğunu ve kamu şirketlerine yöneldiğini belirtiyor.

Çin’de inşaat şirketleri farklı şehirlere doğru yayılırken büyük borçlar altına giriyor ve apartman dairelerini henüz inşaat tamamlanmadan satışa sunuyor. Bu süreçte birçok inşaat firmasının yöneticileri Asya’nın en zenginleri kulübüne katılıyor.

Evergrande’ın 2021’deki çöküşü ve onu takip eden diğer iflaslarla sektördeki uygulamalar dikkat çekmeye başladı ve milyonlarca insan bitmemiş inşaatların mağduru haline geldi.

Resmi verilere göre,üÜlkenin en büyük 50 inşaat şirketi 2021’de 4 trilyon RMB satışa karşılık bu yıl şimdiye kadar sadece 1 trilyon RMB emlak satışı yapmış görünüyor.

Çin’in emlak sektörü, beyaz eşya üretimi gibi yan sektörlerle birlikte ülke ekonomisinin yaklaşık üçte birini oluşturduğundan, bu alandaki sorunların ülke üzerinde büyük bir etki yaratabileceği belirtiliyor. BBC Türkçe