DOLAR 32,5276 0.24%
EURO 34,8617 0.37%
ALTIN 2.486,080,98
BITCOIN %
İstanbul
17°

HAFİF YAĞMUR

KALAN SÜRE

Sezonun hedef ürünü salatalık mı?

Sezonun hedef ürünü salatalık mı?

ABONE OL
25 Ekim 2022 15:46
Sezonun hedef ürünü salatalık mı?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Ekonomimanset.com / Emel Yiğit

Türkiye’de erkenci sebze ve meyvelerin fiyatları dudak uçuklatacak rakamlara yükselse de mevsiminde fiyatlar normale döner, her bütçeye uygun hale gelir (di.) Fakat son birkaç yıldır bazı sebze ve meyvelerin fiyatlarının orta halli vatandaşın bütçesine uygun hale gelmediği görülüyor. Bu yıl market ve pazarda en fazla dikkat çeken ürün salatalık oldu. Ağustos ayı boyunca salatalık fiyatı 9-10 TL civarında seyretti. Ağustos ayının son günlerinde ise fiyatlar gevşedi.

Peki salatalık neden bu yıl tüketicinin yüzünü güldürmedi? Pazarcılara bu soruyu sorduğumuzda birkaç yanıt alıyoruz. İlki aşırı sıcaklar.

İklim krizi mevsim sebzelerini vurdu

Bu yıl önce aşırı yağmurlar, ardından aşırı sıcaklar üreticiyi vurdu. Küçük yerel üreticiler aynı zamanda külleme hastalığı ile uğraşırken, hastalıklarla başedemeyen pek çok küçük üretici fideleri söktü. Bazı tarlaların tamamı sıcaklardan yandı.

Büyük üreticilerde ise çok fazla sorun yaşanmadı. İhracat rakamlarına baktığımızda ilk yedi ayda yüzde geçen yılın aynı dönemine göre miktarsal olarak yüzde 63’lük bir artışın yaşanması da bunu ortaya koyuyor.

İhracat geliri yedi ayda yüzde 56 arttı

 Akdeniz İhracatçı Birlikleri’nin verilerine göre ilk altı ayda salatalık-kornişon ihracatı 28.456.922 dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam geçen yıl aynı dönemde 18.361.183 dolardı. Artış oranı yüzde 55 oldu.

 Miktara baktığımızda ise geçen yıl 23.368.179 kilo olan ihracat bu yılın ilk altı ayında 37.833.676 kiloya yükseldi. Miktardaki artış oranı ise yüzde 62 olarak gerçekleşti. İhracat temmuz ayında hız kesmedi. Sadece bir ayda 7.623.868 kilo ihracat yapıldı. Temmuz ayında salatalık-kornişon ihracatının değer olarak karşılığı 6.647.860 dolar oldu. Yedi aylık verilere baktığımızda da ocak temmuz aralığında 45.457.544 kilogramlık salatalık kornişon ihracatı karşılığında 35.104.782 dolarlık gelir elde edildiğini görüyoruz. Artış oranı miktarda 63, değerde yüzde 56.

 2019 ocak-aralık döneminde 37.019.048,37 dolarlık salatalık-kornişon ihracatı yapılırken 2020 yılında bu rakam 50.832.140,75 dolar olarak gerçekleşti. 

Salatalık ihracatında yüzde 60’ları aşan artış, iç piyasada fiyatların yüksek seyretmesinde etkili oldu. 

Pazarcılar ne diyor?

Pazarcıların açıklamalarına tekrar kulak verelim? Çoğu hal çıkışının yüksek olduğunu, aracıların kazandığını söylüyor. Gerçekten de yıllardır aracı sorunu Türkiye’nin gündeminde. Bir pazarcı şöyle anlatıyor: “Aracı gidiyor, hasattan önce tarlayı satın alıyor. Hasat zamanı kamyonlarla gidiliyor. Büyük marketle anlaşmışsa ürün markete gidiyor. Tarladan bedavaya yakın alıyor. Üstelik parasını malı satınca ödüyor. Eğer parayı peşin verirse malı iyice öldürüyor. 50 kuruşa tarladan aldığı salatalık hale 4-5 liraya geliyor”.

Aracı sorunu yine yasalarla çözüme kavuşturulması gereken bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Yanısıra üreticinin kooperatifleşmesi ve bu yönde desteklenmesi gerektiği de öneriler arasında yer alıyor.

Patates soğan vazgeçilmezdi, tanzim çadırları kuruldu

Çok değil 2019 yılına döndüğümüzde benzer bir durumun patates soğanda yaşandığını görüyoruz. Türk mutfağında çok önemli bir yere sahip olan patates ile kesinlikle vazgeçilmez olan soğanda yapılan spekülasyonlar fiyatları 10 lira seviyelerine yükseltmişti.

Fotoğraftaki soğan patatesler 2019 nisan ayında ünlü bir market zincirinin sebze reyonunda ithal dökme diye satıldı.

Bunun üzerine harekete geçen hükümet patates soğan ithalatının önünü açtı, bu ürünlerin ihracatını durdurdu. Hatta mahallelere açılan tanzim çadırlarıyla vatandaşa ucuz patates soğan sağlamaya çalışıldı.

Bu arada ihracatın durdurulması nedeniyle bu ürünlerin bir kısmı tarlada çürürken ithalatta tam bir karmaşa yaşandı. Suriye’den dahi getirilen patates soğanlar zincir marketlerde dökme etiketiyle 2-3 liradan satılır oldu.

Bu süreçte depolar basıldı, saklandığı iddia edilen patateslere el koyuldu.

Sonuçta patates soğan krizi aşılmış olsa da fiyatlar, dedelerimizin zamanında olduğu gibi çuval çuval alınabilecek düzeye hiç inmedi.

Yiyoruz ama hangisini?

Tekrar geliyoruz salatalığa. Piyasada çeşit çeşit salatalık bulunuyor. Hal fiyatlarına bakarken normal ve silor fiyatları dikkat çekiyor. Silor diğer salatalık türlerine göre daha kısa boylu ve ince kabuklu. Çabuk doğranabiliyor. Paket olarak satılıyor.

Bir zamanlar Çengelköy ve Langa salatalıkları en kaliteli ürünlerken bu çeşitler artık bulunmuyor. Piyasada Çengelköy bademi diye satılan küçük boy ve ince kabuk salatalık çeşitlerinin fiyatları da normal fiyatın birkaç katı fiyata alıcı buluyor. Bu arada İstanbul’un eski semti Çengelköy’de uzun bir süredir salatalık yetiştirilmediğini hatırlatalım. Yani pazardan aldığımız ve fiyatına bakarak ucuzunu tercih ettiğimiz salatalıklar herhangi bir özelliği olmayan sıradan çeşitler.

Bir zincir marketin sebze reyonu sorumlusunun “kendim de ürettim abla, Antalya’dan çuvallarla kamyona yüklenir bunlar, İstanbul’a gelene kadar büyümüş olur” sözüyle fazla beklentiye kapılmamak gerektiğini bir kez daha anlıyoruz.

Bu kadar salatalık (asıl kullanımı hıyar) sözünden sonra konuyu Nazım Hikmet’in salatalık şiirinden bir bölümle bağlamak herhalde zarif bir kapanış olur:

“… Masada, muşambanın üstünde bahar, masada, muşambanın üstünde körpecik bir salatalık; çiçeği burnunda, pütürlü.
Çepçevre oturmuş bakıyoruz ona, şavkı vuruyor yüzümüze yumuşacık, bir tazeliktir kokuyor bir tazelik.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.