Berrin Vildan Uyanık / Akıllı Yaşam Dergisi

Sigortacılık, kadın çalışan sayısının yüksekliği açısından şanslı sektörlerden. Ancak yönetim kademesine doğru çıkıldıkça durumun pek sevindirici olmadığını görüyoruz. Özellikle de genel müdür yardımcısı, genel müdür, CEO seviyesindeki kadın yönetici maalesef yok denecek kadar az. İşte sektörün az sayıdaki kadın yöneticilerinden Pınar Güzey de kariyer basamaklarını yılmadan tırmanan, başarılı bir kadın lider olabilen az sayıda örnekten biri…

Güzey ile eğitim ve kariyer öyküsünü, Quick Sigorta’da üstlendiği sorumlulukları, kadın istihdamına bakışını ve genç kadın yönetici adaylarına önerilerini konuştuk…

 Bir kadın olarak kariyer basamaklarını nasıl tırmandınız? Önce kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

Yurtiçi ve yurtdışında 20 yılı aşkın pazarlama, dijital teknoloji iş deneyimim var. İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği mezunuyum. Ardından Türk Eğitim Vakfı ve Alman hükümetinin verdiği bursla MBA eğitimi için Almanya’ya gittim. 8 yıl kadar Almanya ve Avusturya’daki çokuluslu firmalarda pazarlama ve dijital alanlarda çalıştım. Türkiye’ye dönüp Turkcell’in dijital kanallarını ve Türkiye’nin ilk dijital dönüşüm projelerinden birini yönettim. Ardından D&R’ın pazarlama genel müdür yardımcılığını üstlendim. Bu görevlerimin yanı sıra Yeditepe Üniversite’nde dijital dönüşüm ve dijital pazarlama dersleri verdim. Kuruluşundan itibaren içinde bulunduğum Quick Sigorta’da ise Bütünleşik Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyorum. Yine Maher Holding bünyesinde faaliyet gösteren iki InsurTech’in de yönetim kurulunda yer alıyorum.

İstikrar sizce başarı için önemli bir kriter mi?

Başarı için en önemli kriterlerin inanmak ve çalışmak olduğunu düşünüyorum. Nitekim başarılı olan kişilerin ortak özelliğinin de yaptığı işi sevmek ve o iş üzerinde çok çalışmak, azmetmek olduğunu görüyoruz. İstikrardan kasıt bir işyerinde uzun yıllar çalışmaksa, onu tek başına bir başarı kriteri olarak görmüyorum.

 Quick Sigorta’nın hangi birimlerinde çalıştınız? Başlarken neler hayal ediyordunuz? Süreç içinde ne tür zorluklarla karşılaştınız?

Quick Sigorta’nın kuruluş aşamasından itibaren bir parçasıyım. İlk kuruluş aşamasında kızıma hamileydim. Doğum sonrası ilk dönemde dijital alanda danışman olarak yarı zamanlı çalışıyordum. Bu da bana doğum sonrası hem kızıma vakit ayırmam hem de işimden kopmamam için fırsat sağladı. Bu konuda Quick Sigorta üst yönetiminin desteğini hep gördüm. Sonrasında bir süre dijital kanallardan sorumlu genel müdür yardımcısı olarak devam ettim. Fakat zamanla şunu gördük ki biz zaten dijital doğan bir şirketiz, dolayısıyla dijital dönüşüm gibi bir departmana ihtiyacımız yoktu. Zaten hasardan müşteri ilişkilerine kadar tüm birimler işlerini dijital bakış açısıyla yönetiyordu. Bu yüzden dijitalin de dahil olduğu 360 derece bir pazarlama bakış açısıyla iki kanalın sorumluluğu bana verildi.

 

Kadın çalışan ve yöneticiler açısından sigorta sektörünü değerlendirebilir misiniz? Diğer sektörlere kıyasla sigortacılıkta kadın çalışanlar kariyer yolunda hangi avantaj ve dezavantajlara sahip?

Ben kişileri erkek ve kadın olarak değil, işlerindeki performanslarına göre değerlendirmenin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Sigorta tecrübenin, bilgi birikiminin ve uzmanlığın çok önemli olduğu bir sektör. Operasyonun büyük kısmı acenteler üzerinden işlediği için aynı zamanda müşteriyle iletişimin de öne çıktığı bir sektör. Bu açıdan bakınca, kadın çalışanların doğasından gelen problem çözme, takipçilik, işin detayına inme ve bu sayede uzmanlaşma gibi özelliklerin sigorta sektöründeki kadınlar için büyük avantaj olduğunu düşünüyorum.

Dezavantaj derseniz, her sektörde olduğu gibi sigortada de azim ve çalışmayla kadınlara yönelik tüm önyargıların kırılabileceğini düşünüyorum.

 

Sigorta sektöründe “kadınlar çalışıyor, erkekler yönetiyor” desek bu görüşümüze katılır mısınız? Ya da bu algı doğru mu?

Biliyoruz ki Türkiye’de kadın istihdamının en yüksek olduğu sektör sigortacılık. Bu çok güzel bir durum ama ne yazık ki yönetim kadrolarına gelince görüntü değişiyor. Gidilecek daha çok yol var. Quick Sigorta’da ise bu açıdan daha şanslıyız, yönetici kademelerimizin büyük kısmında kadın çalışanlarımız mevcut.

Ayrıca şirketimizde kadın istihdamını artırmaya yönelik pek çok uygulamamız var. İnsan kaynakları stratejimizde fırsat ve gelir eşitliğini gözetiyoruz. Cinsiyet ve fırsat eşitliği sağlanmış bir iş ortamının çok daha demokratik, rekabetçi ve başarılı olacağına inanıyoruz.

 

Biz de Quick Sigorta’nın genel anlamda kadın istihdamını artırma, cinsiyet eşitliği sağlama yönünde projeleri, çalışmaları olduğunu biliyoruz. Biraz bunların ayrıntılarını anlatabilir misiniz?

Sadece sigorta değil birçok sektörün üst yönetiminde şöyle bir tablo var: Neredeyse tüm üst yönetim erkek, sadece “soft” bir konuyla ilgili resimde bir kadın çalışan var. Daha önce de bahsettiğim gibi bizde durum farklı. Dijitalden pazarlamaya, finanstan müşteri hizmetlerine, tekniğe kadar şirketimizin tüm önemli departmanlarının başında hep kadınlar var.

Yönetim kurulunda kadın inisiyatifini de Quick Sigorta olarak destekliyoruz. Maher Holding bünyesindeki şirketlerin yönetim kurullarında kadın çalışanlarımız mevcut. Ben de holding bünyesindeki InsurTech’lerin yönetim kurulunda görev alıyorum.

Girişimci kadınlarımızı kuruluşumuzdan beri destekliyoruz. İlk defa temsilcilik verdiğimiz, sektöre kazandırdığımız çok sayıda kadın acentemiz var. Sigorta sektöründe önemli bir yeri olan KASİDER’in ve diğer pek çok kadın derneğinin destekçilerindeniz. Kadın istihdamını ve liderliğini artıracak her uygulamamızı yaygınlaştırmayı, geliştirmeyi önemsiyoruz.

 

Kadının iş hayatında güçlenmesi ve sektörde daha fazla yer alması için neler yapılabilir?

Kadın istihdamını artırmadan ekonomik ve sosyal gelişmeden bahsetmek mümkün değil. Kadının iş hayatında güçlenmesinin önündeki en büyük engel, toplumsal olarak kadına biçilen roller ve önyargılar. Öncelikle bunlar üzerinde çalışması gerektiğine inanıyorum. Kadınların iş hayatında güçlenmesi için her kesimde farklı çalışmalar yapılmalı. Buna da okuryazar oranını artırarak, kız çocuklarının eğiminin önündeki engelleri kaldırarak başlamak gerekiyor. Şehirlerde ise kadının iş hayatında güçlenmesi için daha farklı esnek çalışma modelleri geliştirilmeli. Örneğin, erkek çalışanlar gibi aynı yollardan geçen bir kadın çalışan, anne olduğunda kariyeri için önemli bir karar vermek zorunda bırakılıyor. Ya anneliği seçip kariyerine bir süre ara verecek ya da 2 ay gibi kısa bir süre içinde çocuğunu bırakıp iş hayatına geri dönecek. Anneliği seçen kadınlar, çocuklar belli bir yaşa gelince bu sefer kariyerlerine kaldıkları yerden devam etmek istediklerinde çok zorlanıyor. İş hayatını seçip 2 aylık bebeğini evde bırakan kadının aklı da evde kalıyor; verimi düşebiliyor ya da daha az sorumluluk alacağı işleri seçmeye çalışıyor. Bu yüzden de kariyerde bir adım geride kalıyor. Bu konuda bir mutlaka bir denge sağlanmalı, faklı esnek çalışma modelleri geliştirilmeli. Türkiye’de part-time iş istediğinizde mutlaka alt kademelerde bir iş bulursunuz. Oysa yurtdışında çalıştığım şirkette finanstan sorumlu genel müdür yardımcısı ve pek çok direktör kadın veya erkek yarı zamanlı görevler alabiliyordu. Bu şekilde bir opsiyon sunulan ve aile-iş dengesi korumasına izin verilen kadınlar şirketlerine daha sıkı sıkı sarılıyor ve verimlilikleri de çok artıyor.

 

Kariyerinin başındaki kadın yönetici adaylarına neler tavsiye edersiniz?

İstekli olmak, önlerine çıkan fırsatları iyi değerlendirmek, soru sormaktan ve sorgulamaktan çekinmemek, çalışkan ve cesaretli olmak… Günümüzde çalışanlara “İşyerinde sizi en çok ne motive eder” diye sorulduğunda, “Başarılı, iyi bir yönetici olmak” cevabı ücret, pozisyon gibi cevapların önüne geçmiş durumda. Kariyerlerinde onlara destek olacak, pek çok şey öğrenebilecekleri yöneticilerle çalışmak da kariyerin başında çok değerli.

 

Yönetici nasıl bir lider olmalı?

Yöneticilik de ekipteki kişilere özel olmalı. Bugün nasıl her müşterimize aynı teklifi sunmuyor, ürünlerimizi kişiselleştiriyor, “her müşterinin ihtiyacı farklı” diyorsak, bu çalışanlarımız için de geçerli. Kimi daha çok sorumluluk alıp uzaktan yönetilmeyle motive olurken, kimi daha yakın çalışmaya ya da yönlendirilmeye ihtiyaç duyabiliyor. Ekip arkadaşlarını iyi tanımak ve onların ihtiyaçları doğrultusunda yöneticilik yapmak, örnek bir lider olmak önemli.