Altın, yüzyıllardır pek çok farklı amaca hizmet etmek için takas sisteminde kullanılıyor. Örneğin; hediye olarak karşı tarafa sunuluyor ya da emtia olarak kabul ediliyor. Bu sarı metalin değeri onlarca yıldır artamaya devam ediyor.

Diğer tarafta Bitcoin, her geçen gün yeni rekorlara imza atarak ve tüm zamanların en yüksek seviyelerini ölçeklendirerek göz kamaştırıcı bir yükseliş sağladı. Şu anda birçok yatırımcı ve kriptopara meraklısı da bu iki değerli varlığı karşılaştırıyor.

Altın, tarih boyunca her zaman güvenli bir yatırım varlığı olarak kabul edilmiştir. Altın veya nam-ı diğer ‘sarı metal’, finansal krizlerde ya da ekonomik duraklama dönemlerinde piyasadaki yüksek volatiliteye karşı bir önlem olarak kabul görüyor.

Altın mı Bitcoin mi?

Altının sahip olduğu özelliklerle Bitcoin’le karşılaştırılması doğal karşılanıyor. Bunun sebebi ise Bitcoin’in ‘’dijital altın’’ olarak da anılması ve piyasalarda altınla benzer özellikler göstermesi.

Hem Bitcoin hem de altın, itibari para birimlerine göre avantajlara sahiptir. Bu avantajlar arasında her iki varlığın da etkisinin azaltılamaz ve değerinin düşürülemez oluşu bulunuyor. Ayrıca; her iki varlık da bir portföyü çeşitlendirmenin yolu olarak görülüyor.

Yukarıda bahsedilenlerle birlikte son iki yıldır altın fiyatlarının hareketlenmesi ve kriptopara birimlerinin popülaritesinin artması sebebiyle hangisinin daha iyi bir yatırım aracı olduğu kesin olarak söylenemez.

Bitcoin, henüz altın kadar güvenli bir liman varlığı olmasa da ekonomik türbülans dönemlerinde değerinin artma ve artan değerini koruma potansiyeline sahip olduğundan ‘’dijital altın’’ olabilecek özelliklere sahiptir.

Fidelity Digital Assets tarafından yapılan bir araştırmada ankete katılan her 10 yatırımcıdan 8’inin portföylerinde kriptoparaların da bir yeri olduğu kaydedildi. Bununla birlikte hem ABD’de hem de Avrupa’da dijital varlıkların yatırım aracı olarak kullanımı günbegün artış gösterdi. Aynı ankete katlan her 10 kişiden 9’u da dijital varlıkları ilgi çekici bulduklarını söyledi.

Önceki yıllarda yapılan anketler ile karşılaştırıldığında bu anketteki oranlar ise dijital varlıklara olan bakış açısının olumlu yönde arttığını gösteriyor. Genel olarak yatırımcılar, son 2 yıldır dijital varlıklara daha olumlu yaklaşıyor.

Altın Güvenlidir

Altın, çok eski zamanlardan beri mevcuttur. Antik dünyanın en derin altın madenleri, günümüz Karnataka’sı olan Maski bölgesinde bulunuyordu. Madenlerden çıkarılan altın, kraliyet ailesi için mutfak eşyaları yapmak için ve tapınak ritüellerinde kullanılıyordu. O zamandan mevcut kuyumculuk endüstrisine kadar altın, her zaman bir değere sahip olmuştur ve güvenilir bir varlık olarak kabul edilmektedir.

İnsanların altına saygı duymasının temel bir nedeni de altının zamanın testinden geçmesi ve gerçek değeri göz önüne alındığında belirsizliğe karşı bir koruma olarak kendini kanıtlamış olmasıdır.

Bitcoin, 15 yıldan daha kısa bir süredir var olmasına ve de büyük ekonomik krizlerden kaçınmak için özel olarak oluşturulmasına rağmen henüz Büyük Buhran gibi büyük bir finansal krizle karşılaşmadı.
Merkez bankaları, devlet kuruluşları, emeklilik fonları ve akıllı varlık yönetim ofisleri gibi önemli kuruluşlar, varlıklarının bir kısmını altına yatırdı. Aslında fiat para birimlerine karşı yeterli altın rezervlerini yönetmek merkez bankacılığını düzenlemek için kilit bir eylemdir.

Öte yandan, Bitcoin ana akım benimseme yolunda bir adım daha ilerliyor. Bankalar, müşterilerinin paralarını her geçen gün daha da artan bir şekilde Coinbase, Kraken vb. diğer kripto borsalarına yatırdığını fark etti. Morgan Stanley, Goldman Sachs ve JP Morgan gibi birçok farklı banka bu durumla mücadele etmek için şimdilerde müşterilerine Bitcoin fonları sunuyor. Şu anda, küresel olarak ankete katılan yatırımcıların yüzde 52’si dijital varlıklara yatırım yapıyor.  Buna ek olarak; şu anda Asya ve Avrupa, ABD’den daha yüksek yatırım oranları görüyor.

Şu anda mevcut olan dijital varlıkların büyük ölçüdeki mülkiyeti önde gelen kriptopara birimlerinden Bitcoin ve Ethereum tarafından oluşturuluyor. Ankete katılan yatırımcıların yaklaşık yüzde 37’sinin portföyünde Bitcoin yer alırken; yüzde 20’sinin portföyünde ise Ethereum bulunuyor.

Bitcoin ve Kriptopara Birimlerinin Yükselişi

Yeni nesil, işlemlerinin çoğunu sanal yollardan yapıyor ve nakit taşımayı sevmiyor. Ayrıca günümüzde birçok insan online ve mobil işlemlerde kendisini daha rahat hissediyor. Altın somut bir varlıktır; kriptopara birimleri ise altının aksine somut varlıklar değildir. Bununla birlikte; ‘somutluk’ argümanı yeni nesil için artık pek bir anlam da ifade etmiyor.

Bitcoin’in üstel bir şekilde büyümesi Y kuşağının altından çok daha değerli bir dijital varlığa erişimini sağladı. Bitcoin’in kod seviyesinde bile deflasyonist olduğu garanti edilir ve bu nedenle Bitcoin, hiper enflasyona giremez. Ayrıca; Bitcoin ile yapılan işlemler devlet tarafından kontrol edilemez ve kısıtlanamaz. Asya’daki finansal danışmanların yüzde 100’ü; yüksek net değerli yatırımcıların yüzde 86’sı ve ankete katılan kripto HF/VC’lerin yüzde 53’ü şu anda dijital varlıklara yatırım yapıyor.

Yukarıda bahsedilenlere ek olarak; Bitcoin esnek bir varlıktır. Bilgisayar ve internet bağlantısı olduğu sürece her yerden Bitcoin’e erişim sağlanabilir. Diğer yandan, altın ise kriz zamanlarında taşınamaz veya küçük gruplar halinde satılamaz. Bitcoin’in bir diğer önemli özelliği de arzının sınırlı olmasıdır. Bu da dolaşımda yalnızca toplam 21 milyon Bitcoin olacağı anlamına gelir.

BTC yarılanması (halving), Bitcoin madenciliği işlemlerinin ödülünü yarı yarıya azalttı. Bu işlem, aynı zamanda Bitcoin’in enflasyon oranını ve yeni Bitcoin’lerin dolaşıma girme oranını yarı yarıya azaltır. Dolayısıyla, Bitcoin’in bu deflasyonist özelliği, Bitcoin değerinde önemli bir artış potansiyeline sahiptir.

İki Varlığın Ortak Noktaları

Altın ve Bitcoin birbirilerinden tamamen farklı değildir. İki varlık, bazı ortak noktalara sahiptir.

Nadirlik

Hem altın hem de bitcoin sınırlı kaynaklardır ve para gibi basılamazlar. 2140 yılına kadar madencilik ile 21 milyon Bitcoin’in tamamının dolaşımda olacağı tahmin ediliyor.

Şeffaflık

Altın; kesin olan bir yerleşik ticaret, tartı ve izleme sistemine sahiptir. Altını çalmak, sahteymiş gibi göstermek ya da doğal yapısını bozmak çok zordur. Şifreli yapısı, merkeziyetsiz sistemi ve karmaşık algoritmaları sayesinde Bitcoin’i bozmak da oldukça zordur. Bu da onu manipüle edilmesi zor olduğu için gelecek için geliştirilen en güvenli sistemlerden biri haline getiriyor.

Likidite

Hem altın hem de bitcoin likit piyasalara sahiptir ve fiat para birimleri ile değiştirilebilir.

Temel Değer

Altın; mücevher gibi lüks ürünlerden diş hekimliği, elektronik ve daha birçok alanda sayısız özel uygulamaya sahiptir. Blockchain teknolojisinin artan popülaritesinin yanı sıra bitcoin’in kendisi de muazzam bir temel değere sahiptir. Dünya çapında bankacılık altyapısına ve kredi gibi geleneksel finansman araçlarına erişimi olmayan milyarlarca insan, neredeyse hiçbir ücret ödemeden dünyanın her yerine bitcoin gönderebilir.

Bununla birlikte, geleneksel bankalara erişimi olmayanlar için Bitcoin’in bir bankacılık aracı olarak gerçek potansiyeli henüz tam olarak geliştirilmemiştir.

Peki Hangisi Daha Mantıklı Yatırım?

Kriptoparalar değişken ve riskli bir yatırım olsa da yeni bir çağın geldiğini anlamak önemlidir. Altın, son 10 yılda yüzde 230’a yakın bir yıllık getiri elde ederken; kriptopara birimlerinin performansı bunun yanında oldukça düşük kalıyor. Bu noktalar göz önünde bulundurulduğunda, yüksek volatilite faktörüne rağmen zamanla büyümeye devam edecekleri için kriptopara birimine dengeli yatırımlar yapmak önemlidir.