DOLAR 32,5662 0.14%
EURO 34,8694 0.53%
ALTIN 2.414,21-0,75
BITCOIN %
İstanbul
17°

PARÇALI BULUTLU

KALAN SÜRE

Alışverişi de OlduBil, güneş enerjisi yatırımını da

Alışverişi de OlduBil, güneş enerjisi yatırımını da

ABONE OL
25 Ekim 2022 16:13
Alışverişi de OlduBil, güneş enerjisi yatırımını da
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Blokzincir tabanlı OlduBil, bir ailenin günlük hayatını sürdürmek için gerekli tüm bankacılık, indirimli alışveriş, indirimli sigorta, mikro kredi gibi işlemlerini yapabileceği bir platform olarak tasarlandı. Limak Müşteri Çözümleri Yönetim Kurulu Üyesi Birol Ergüven, “OlduBil kullanıcıları, bir ilk olarak dünyanın farklı bölgelerindeki güneş enerjisi santrallerine bile yatırım yapabilecek” diyor…

 

E. ESİN GEDİK/PSM ÖZEL HABER 

 

Köprüler, otoyolları, havalimanları gibi büyük altyapı işleriyle adını duyuran Limak Holding, farklı bir alana daha giriş yaptı. “OlduBil” markasıyla tanıtılan dijital platform, tam da PSM’nin ilgi alanına giriyor. Ancak şirketi biraz daha ayrıntılı inceleyince bir ödeme sistemi ya da online alışveriş hizmetinin çok daha ötesinde olduğunu görüyoruz.

OlduBil, kullanıcılarına banka hesapları olmasa bile 7/24 para gönderip alma, tüm işyerlerinde ve internette güvenle ödeme yapma, anlaşmalı işyerlerinde herhangi bir üst sınır olmadan anında nakit iadesi kazanma, mikro kredi alma, uluslararası düzeyde yatırım yapma gibi hizmetler sunuyor. Ancak bunları tek başına yapmıyor; ilgili işi en iyi yapan kimse onu platforma dahil ederek ekosistemi genişletiyor.

OlduBil’in fikir babalarından Limak Müşteri Çözümleri Yönetim Kurulu Üyesi Birol Ergüven ile bu yeni platformu ve kullanıcısına vaatlerini konuştuk…

 

Klasik bir soruyla başlamak istiyorum, neden böyle bir girişim ihtiyacı duydunuz? Enerji dağıtımı ve turizmi dışarda bırakırsak daha önce müşteriye birebir dokunan bir alanda, özellikle de finans sektöründe böyle bir girişiminiz olmamıştı…

Haklısınız, biz finansta hep masanın müşteri tarafında olduk. Dediğiniz gibi elektrik dağıtımı ve oteller dışında müşteriyle birebir ilişkimiz de olmadı. Bu proje aslında hem bir ihtiyaçtan hem de gelecekte iş hayatının nasıl şekilleneceğiyle bağlantılı olarak şekillendi.

Biliyorsunuz, 10 yıldır Güney Marmara’da yaklaşık 5 milyon kişiye elektrik dağıtım hizmeti veriyoruz. Her ay en az bir kez evlerine gidip sayaç okuyor, fatura kesiyoruz. Yüzlerce noktada fatura ödeme, abonelik gibi işlemleri yaptırıyoruz. İşte burada edindiğimiz deneyim bize önümüzdeki yıllarda da enerji perakendeciliğinin yanında katma değer yaratılabilecek alanları gösterdi. Bir başka avantajımız da çok çeşitli alanlarda yatırım yapmamız. Yani yatırım nasıl yapılır iyi biliyoruz. Bu artıları sıraladıktan sonra sanırım OlduBil’in çıkış hikayesine geçebiliriz…

Bildiğiniz gibi dünya dijitale gidiyor. İyi ki de gidiyor. Çünkü bu birçok anlamda hem verimlilik sağlıyor hem de sistemlerin akıllıca yönetilmesine fırsat veriyor. Tam bu dünyayı araştırırken karşımıza blokzincir (blockchain) çıktı. İtiraf etmeliyim ki ben de bir süre sonra modasının geçeceğini düşünmüştüm. Ama öyle olmadı. Biz de bu yeni alanı araştırmaya başladık ve çok heyecan verici bir dünyayla karşılaştık. Hayalini kurduğumuz sistemin felsefesinin orada olduğunu gördük. Herhangi bir merkezi otorite olmaksızın çok kompleks işlerin yapılmasını sağlayan bu teknoloji o kadar fazla fırsat sunuyor ki…

 

Evet, blokzincir birçok alışkanlığı değiştirecek ama sizi bu kadar heyecanlandıran ne oldu?

Yepyeni yatırım alanları… Sadece Türkiye değil tüm dünyada insanlar tasarruflarıyla genelde döviz ya da altın alıyor. Biraz daha fazla parası varsa gayrimenkule yatırıyor. Ancak bu yatırım araçlarının neredeyse tamamı “yastıkaltı”na hitap ediyor ve verimli değil. Bir süre sonra en önemli yatırım alanlarından birinin yenilenebilir enerji olduğu tüm dünyada görülecek. Yani bir enerji santraline yatırım yaparak ek gelir elde etmeniz mümkün olacak.

 

Enerji santrali derken, lisanssız üretimden söz ediyorsunuz değil mi?

Evet, özellikle lisanssız güneş enerjisi ve batarya sistemlerinden. Aslında konu sadece üretim değil, elektriğin dağıtılması hatta bireyler arasında ticaretinin yapılması ve bunun paraya döndürülmesinden söz ediyorum.

Düşünün, çatınıza ya da size ait başka bir alana güneş enerjisi ya da batarya sistemi kurdunuz. Ürettiğiniz elektriğin ihtiyacınız dışındaki bölümünü satmak istiyorsunuz. Batarya sistemiyle de elektriği depolayıp pahalı olduğu saatlerde satıyorsunuz. Zaten sistem, elektriğin pahalı olduğu saatlerde “tüketme” ya da “sat” diyor. Böylece hem sistemi dengede tutuyor hem de para kazanıyorsunuz.

Güneş enerjisinin üretimi, depolanması ve ticaretinin merkezi otoriteden bağımsız olarak yapılması gerekiyor. Bu da ancak blokzincirle mümkün. İşte biz 50 dolarınızla, 100 dolarınızla işletmede ya da kurulma aşamasında olan güvenilir, getiri fırsatı yüksek santrallere yatırım yapılmasını sağlayacağız. Dünyanın herhangi bir yerindeki bir santrale yatırım yaparak paranızı değerlendirmiş olacaksınız. Hem de çok küçük miktarlardaki tasarrufunuzla. Şu anda var olan sistemle 100 dolarınızla para kazanmanız mümkün değil. İşte bizim projemizin çıkış noktası bu.

 

Gerçekten de heyecan verici bir proje ama OlduBil’le nasıl bir ilişkisi var?

Salgın patlayınca projemizin hatlarını biraz değiştirdik. Sadece Türkiye değil dünyanın birçok yerindeki güneş enerji santralleriyle anlaşmalar yaparak insanların yatırım yapmalarını sağlayacaktık ama salgınla ara verdik. Salgın başlayınca halka doğrudan ve anında erişebileceğimiz bir platform kurmaya karar verdik. Zaten altyapımız hazırdı. “Sadece ödeme altyapısıyla sınırlı kalmasın; insanların harcama yapabileceği, evleriyle ilgili her türlü temel ihtiyaçlarını karşılayabileceği bir platform olsun” dedik. Örneğin, Facebook’ta akrabalarıyla sohbet eden Ayşe Teyze’nin bile rahatlıkla kullanabileceği, ödemesini yapabileceği bir sistem hayal ettik. Yani insanlara “Ne ihtiyacın varsa OlduBil” demek istedik. İşte bu iki projeyi birbirine linkledik; platformumuzu kullanan kişi alışverişini de yapabilecek, yatırımını da…

 

İki farklı fonksiyonu olan bir platform kurmak kolay olmasa gerek. Bu sistemin teknolojisini, altyapısını siz mi geliştirdiniz, üçüncü partilerle işbirliği yaptınız mı?

Tabii ki tüm altyapıyı oturup kendimiz kurmadık. Bu işi çok iyi yapan, kendini kanıtlamış ortaklarla işbirliği yaparak milyonlarca kişinin kullanabileceği bir sistem kurduk. Bizim gibi büyük grupların bu tür platformları oluştururken FinTek’leri, startup’ları, gelecek vaat eden projeleri bir araya getirip geliştirmesi gerekiyor. Ekosistemi ancak bu şekilde büyütebilirsiniz. Biz de bunu yaptık. Örneğin, elektronik ödeme altyapısını TURK Elektronik Para’dan alıyoruz. Mikro kredi uygulamamızı Colendi sağlıyor. Sektörde yıllardır faaliyet gösteren, FinTek dünyasını yakından tanıyan önemli isimlerden danışmanlık alıyor, diğer şirketlerin altyapılarını kullanıyoruz.

 

Sık sık ödeme altyapısı sağlayan klasik bir şirketin ötesinde olduğunuzu vurguluyorsunuz. Biraz OlduBil’in özellikleri ve farklılığından söz edebilir misiniz?

Evet, OlduBil’i bir ödeme şirketinden ziyade “müşteri hizmeti platformu” olarak konumlandırıyoruz. Müşterimizin neye ihtiyacı varsa onu en iyi şekilde yapan şirketi platforma dahil edip en kolay ve en az maliyetle karşılamak istiyoruz.

OlduBil’de “Cüzdanım”, “Alışveriş Fırsatlarım”, “Fatura Taksitlendirme”, “Hızlı Kredim” gibi bölümler yer alıyor. Cüzdanım’a günün 24 saati para yükleyebiliyor, o parayı gönderip OlduBil hesabı olan diğer kullanıcılardan para alabiliyor ve ödeme yapabiliyorsunuz. Alışveriş Fırsatlarım kısmında anlaşmalı kurumlardan indirim veya para iadesi kazanabiliyorsunuz. Fatura Taksitlendirme ile elektrik faturanızı taksitlendirebiliyor, Hızlı Kredim ile de acil nakit ihtiyaçlarınız için kredi talep edebiliyorsunuz.

Sistemi kullanmak çok kolay. Kayıt işlemi sadece birkaç dakika sürüyor ve elinde akıllı telefonu olan herkes istediği her işlemi yapabiliyor.

 

Çok sayıda e-ticaret sitesi var, birçok mağaza ve market de artık online hizmet veriyor. Perakendeciler ve tüketiciler neden sizin platformunuzu tercih etsin?

Bildiğiniz üzere bizim kartımız ön ödemeli. Yani önce parayı yatırıp sonra harcıyorsunuz. Alışverişi kredi kartıyla yaptığınızda ödemeyi alan şirketin indirim ya da promosyon yapma marjı doğal olarak daha az. Bizse perakendeci için nakit para sunuyoruz. Ki bu onlar için daha kıymetli. Yani müşterimizin elindeki nakit parayı bir değere dönüştürüyoruz. Örneğin, şu anda Ikea’da bizim kartımızla yaptığınız harcamanın yüzde 7’sini geri alıyorsunuz. Bazı anlaşmalarda bu oran çok daha yukarılara çıkabiliyor. Bölgesel zincir mağazalarla anlaşıp onlardan da indirimler alıyoruz. Müşterimizin elindeki nakit paranın pazarlığını yapıyoruz.

 

Nakit elbette güçlü bir koz ama tüm dünyada kullanımı giderek azalıyor. Bunu bir risk olarak görmüyor musunuz?

Türkiye’de insanların bankalarla sanıldığı kadar sağlam bir ilişkisi yok. Nitekim bunu elektrik faturalarının tahsilatında da görüyoruz. Güney Marmara gibi daha gelişmiş bir bölgede bile müşterilerimizin neredeyse yüzde 50’si faturalarını nakit ödüyor. Biz de müşterilerimizin elindeki bu nakit değeri, kendi altyapımızla daha da değerli hale getirmek istedik.

Esin Hanım biz bankaların klasik müşterilerini değil, Türkiye nüfusunun bankayla hiç ya da düzenli ilişkisi olmayan yüzde 50’sini hedefliyoruz. Örneğin, bir yakınıma para göndereceğimde elimdeki telefonla gün ve saatten bağımsız bunu yapabilirim. Çocuğuma nakit para yerine ön ödemeli kart verebilirim. Komisyon yok, aidat yok. İçinde ne kadar para varsa onu kullanacak.

 

 

“YAPAY ZEKA İLE KREDİ NOTU VERECEĞİZ”

Birol Ergüven, OlduBil platformu üzerinden verilecek mikro kredi hizmetiyle ilgili de şu bilgileri veriyor: “Sadece alışveriş değil sigorta, mikro kredi, kişisel ihtiyaçlar gibi her alanda olacağız. Yıllar önce küçük bir tutar nedeniyle bankayla sorun yaşamış kişiler bile kredi almakta zorluk yaşayabiliyor. Ayrıca, bankayla hiçbir bağlantısı olmamış ya da bankanın vermediği daha küçük miktarda kredilere ihtiyacı olan insanlar var. Biz bu kişileri gerçekten tanıyarak kredi vermeyi planlıyoruz. Kendi kredibilitelerini hesaplatabileceğimiz algoritmayla bir kredi notu çıkaracağız ve bu notu kredi vermek isteyen bankalara, finansman şirketlerine sunacağız. Yaklaşık 100 kriteri değerlendiren ve blokzincir üzerinden çalışan bir yapay zeka uygulaması bu notu belirleyecek. En uygun koşullarda kredi verecek finans kuruluşuyla müşterimizi bir araya getireceğiz. Bu hizmeti 3 ay içinde kullanıma sunmayı hedefliyoruz. Pilot çalışmasını Güney Marmara’da başlatıp kısa sürede tüm ülkeye yayacağız.”

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.