Yeni nesil teknolojilerin gelişimi ve pandemi etkisi ile hızlı büyüme kaydeden oyun sektörünün, globalde 187,7 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Türkiye’de ise 2024 sonunda pazarın, 1,8 milyar dolar olması öngörülüyor.

BloombergHT.com için sorularımı yanıtlayan Gaming İstanbul Kurucu Ortağı Meriç Eryürek, sektörel gelişime dair, “Geçen yıl 1,4 milyar dolara ulaşan Türk oyun sektörünün bu yıl global ivmeye bağlı 1,8 milyar dolara çıkmasını bekliyoruz. Pandemi etkisiyle de 5 yıl içerisinde 3 kat büyüme kaydeden sektör, Türkiye’nin sahip olduğu oyun üretim potansiyeli düşünüldüğünde hala global oyuncuların gerisinde kalıyor” dedi.

“Türk oyun pazarı potansiyelinin çok altında”

Sektörel ivmeyi kazandıran unsurlara ilişkin Eryürek, “Oyun sektörü video prodüksiyon, müzik prodüksiyon, donanım, yazılım ve hizmet sektörü gibi pek çok ek sektöre de direkt veya dolaylı etki ediyor. Dünya pazarının yüzde 1’i ölçeğindeyiz ama 2018’de bu oran yüzde 0,3’tü. Yani 5 yıl gibi bir süreçte sektör 3 kat gibi önemli bir büyüme kaydetti. Bu hızlı büyümeye rağmen hâlâ Türkiye’nin sahip olduğu oyun üretim potansiyeli açısından oldukça az. Bu nedenle sadece pazar payına odaklanmak yanıltıcı olabilir. Türkiye’nin asıl başarısı, oyun geliştirme ekosisteminin hızla büyümesi ve global pazarda rekabet edebilir ürünler ortaya çıkarmasıdır. Ülkemizde faaliyet gösteren 150’den fazla oyun geliştirme stüdyosu, bu ekosistemin canlılığını gösteriyor” açıklamasını yaptı.

“Global oyun pazarından aldığımız pay artacak”

Türk oyun sektörü için teşviklerin önemine değinen Gaming İstanbul Kurucu Ortağı Eryürek, sözlerine, “Türkiye’nin coğrafi ve kültürel konumu da büyük bir avantaj sağlıyor. Ülkemiz, Orta Doğu, Balkanlar ve Orta Asya pazarlarına açılan bir kapı niteliğinde. Türk geliştiriciler, bu bölgelerdeki oyuncuların tercihleri ve kültürel beklentileri konusunda önemli bir anlayışa sahip. Bu, Türkiye’nin sadece kendi iç pazarında değil, bu bölgelerde de pay almasını sağlıyor. Gelecek perspektifinden baktığımızda, Türkiye’nin global oyun pazarından aldığı payın önümüzdeki yıllarda daha da artacağını öngörüyorum. Özellikle devlet teşvikleri, yatırım fonları ve eğitim programlarının artmasıyla birlikte, Türkiye’nin oyun geliştirme kapasitesi hızla yükseliyor. Bu da bizi sadece bir tüketici ülke olmaktan çıkarıp, önemli bir üretici ve ihracatçı konumuna getiriyor” şeklinde devam etti.

“Oyun sektöründeki yapay, yüksek büyüme dalgası durdu”

Yurtiçi oyun pazarın, potansiyelinin altında olduğunu belirten Eryürek, “Global ve lokal oyun sektörü son iki yıl içinde ciddi daralma yaşıyor ifadesi yanlış çünkü sektör kendi normaline dönüyor. Oyun sektörünün sağlıklı büyüme oranı pandemi öncesinde yılda yüzde 7 ile yüzde 10 civarındaydı. Pandeminin yarattığı ani karlılık yükselişi, kreatif endüstrilerin tamamında geçmişte yaşanan bir dalga yarattı. Sektör ve sektörel yatırımlar pandemi ölçümlerinin etkisiyle çok ani ve kontrolsüz bir büyüme yaşadı. Ancak tüketici ilgisi ve alım gücü aynı oranda artmadı. Sektöre katılan yeni nesil geliştiricilerin tetiklediği bu dalga yapay bir dalgaydı ve ne yazık ki ölçülen büyüme yapaydı. O dönemde başlayan projelerin büyük ağırlığının başarısız olması, hatta tamamlanamaması nedeniyle de beklenen sonuç geldi ve iptal edilen projeler, kapanan stüdyolar, işten çıkarmalar oluyor. Dolayısıyla, kısa vadeden başlayarak artık daha az oyun projesi göreceğiz, ama çoğu daha başarılı ve çok yüksek kârlılık getiren projeler olacak” dedi.

Eryürek, yurt içi oyun sektörünü destekleyen etkinlere dair, “Örnek vermek gerekirse, 13 ile 15 Eylül’de dünyanın en büyük sekiz oyun ve e-spor etkinliğinden birini, Gaming İstanbul’u düzenliyoruz. Her yıl 90 bine yakın ziyaretçimiz oluyor. Bu yıl, yaklaşık otuz Türk yapımı oyunla birlikte Claytoken Games’ten Steel Swarm, Apocalypse de Gaming İstanbul’da olacak. Bence dünya devleriyle rekabet edecek müthiş bir oyun etkinliği olacak. Böyle platformlarla, oyuncuları ve geliştiricileri buluşturarak sektörel büyümeyi desteklemeye devam edeceğiz” açıklamasını yaptı. Hande Berktan/bloomberght