Moriwaki, Marmara Fay Hattı’nın Erzincan’dan Tokat’a, oradan Yalova’ya kadar uzandığını ve 1999 yılında büyük bir depremle Yalova’ya kadar geldiğini belirtti. Bu hattın Düzce’den sonra Yalova’dan Adalar’a, güneyde Çanakkale’ye kadar uzanan bir ‘güney’ kolu olduğunu söyledi. Son yaşanan depremlerim Kuzey Anadolu Fay hattının güney kolu içinde yer alan Çanakkale, İnegöl, Bursa ve Bandırma’yı da içine alan bölgede gerçekleştiğini anlattı.

Yoshinori Moriwaki, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın güney kolunun İstanbul’u efektif şekilde etkilemeyeceğini, uzun zamandır bu hatta bir hareketlenme olmadığını belirtti. Yalova’dan Tekirdağ’ın güneyine kadar olan bölgede deprem olma olasılığının yüksek olduğunu ve özellikle Çanakkale taraflarında sıklıkla depremler meydana geldiğini vurgulayan Moriwaki, büyük bir depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın güney kolunda, yani Bursa, Yalova, Çanakkale ve Bandırma taraflarında beklediğini işaret etti.

İstanbul’un deprem riski

İstanbul’un güney fay hattına yakın olması nedeniyle artçı sarsıntılardan etkilenmesinin kaçınılmaz olduğunu söyleyen Moriwaki, özellikle İstanbul’un batı tarafının Atatürk Havalimanı tarafında olan bölgelerin yumuşak zemin nedeniyle depremleri daha güçlü hissedebileceğini ifade etti. Moriwaki, “Boğaz’ın doğu tarafının olası İstanbul depreminden daha az hasarla çıkacağını, batı tarafının depremden en fazla etkilenen riskli bölge olacağını düşünüyorum. Zeminin iyi ve sağlam olduğu yerlerde deprem fazla hissedilmeyecek” dedi.

İstanbul’da tsunami riski yüksek

Moriwaki, bina ve zemin faktörlerinin olası büyük bir depremde çok önemli rolü olduğunu belirtti. Türkiye’de olası büyük bir depremde genel olarak 1 metre kadar bir tsunami görülme olasılığının bulunduğunu ve bunun denizde kayma meydana gelmesiyle yaşandığını ifade ederek, İstanbul’da ise olası büyük bir depremde 1 metreden 3 metreye kadar tsunami görülme olasılığının mevcut olduğunu ve deniz kenarındaki ilçelerin risk altında kalabileceğini aktardı.

1999 büyük depreminin ardından deniz kenarına toplanma alanları kurulduğun değinen Moriwaki, olası bir tsunami riskinden dolayı bu bölgelerde toplanmanın yanlış olacağına değindi. Moriwaki, toplanma alanlarının deniz kenarından en az 3 metre yukarıda kurulması gerektiğini vurguladı.

Aşırı sıcakların depremle ilişkisi var mı?

Moriwaki, aşırı sıcakların depremi tetiklemesi olasılığının bulunmadığını ve kış aylarında da depremlerin yaşandığına dikkat çekerek, “Meteorolojik olayların depremlerle bir bağlantısı yok” yorumunu yaptı.

Marmara depremi ve gelecek deprem olasılığı

Moriwaki, Marmara’da yakın tarihte büyük bir deprem olma olasılığına da değindi. Marmara Fay Hattı’nın kuzey kolunun Yalova’dan Tekirdağ’ın güneyine kadar uzandığını ve bu bölgede yaklaşık sekiz fay hattı bulunduğunu belirtti. Tarihte 1509 yılında Osmanlı döneminde büyük bir deprem meydana geldiğini ve İstanbul’da büyük hasar oluştuğunu hatırlatan Moriwaki, 1766 yılında da İstanbul’da büyük bir depremin meydana geldiğini söyledi.

Büyük depremler arasında yaklaşık 250 yıllık bir dönem bulunduğunu ve Marmara Fay Hattı’nda büyük bir enerji birikiminin olduğuna dikkat çekti. Yoshinori Moriwaki, uzun süredir büyük deprem yaşanmamasının büyük bir enerji birikimine neden olduğunu ve bunun daha büyük deprem yaratma riskini artırdığını aktardı.